Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


أَيْنَمَا تَكُونُواْ يُدْرِككُّمُ الْمَوْتُ وَلَوْ كُنتُمْ فِي بُرُوجٍ مُّشَيَّدَةٍ وَإِن تُصِبْهُمْ حَسَنَةٌ يَقُولُواْ هَذِهِ مِنْ عِندِ اللّهِ وَإِن تُصِبْهُمْ سَيِّئَةٌ يَقُولُواْ هَذِهِ مِنْ عِندِكَ قُلْ كُلًّ مِّنْ عِندِ اللّهِ فَمَا لِهَؤُلاء الْقَوْمِ لاَ يَكَادُونَ يَفْقَهُونَ حَدِيثًا ﴿٧٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

eyne mâ tekûnû yudrik-kum el mevtu ve lev kuntum fî burûcin muşeyyedetin ve in tusıb-hum hasenetun yekûlû hâzihî min indi allâhi ve in tusıb-hum seyyietun yekûlû hâzihî min indi-ke kul kullun min indi allâhi fe mâ li hâulâi el kavmi lâ yekâdûne yefkahûne hadîsen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
eyne mâ nerede
tekûnû olursunuz
yudrik-kum size yetişir, erişir
el mevtu ölüm
ve lev ve eğer ... olsa
kuntum siz oldunuz
fî burûcin kalelerde, burçlarda
muşeyyedetin sağlam, muhkem, yüksek
ve in ve eğer, olsa
tusıb-hum onlara isabet etti
hasenetun hayır, iyilik
yekûlû derler
hâzihî bu
min indi katından
allâhi Allah
ve in ve eğer, olsa
tusıb-hum onlara isabet etti
seyyietun kötülük
yekûlû derler
hâzihî bu
min indi-ke senin katından, senin tarafından, senden
kul de, söyle
kullun hepsi
min indi katından
allâhi Allah
fe artık
mâ li hâulâi bunlara ne oluyor
el kavmi kavim, topluluk
lâ yekâdûne neredeyse olmayacak, olmuyor
yefkahûne fıkıh ediyorlar, anlıyorlar
hadîsen söz, konuşulan kelâm

Nerede olursanız olun, ölüm size ulaşır. Hatta sağlam kalelerde olsanız bile. Eğer onlara bir iyilik isabet ederse: “Bu Allah’tandır.” derler. Ve eğer onlara bir kötülük isabet ederse: “Bu sendendir.” derler. De ki: “Hepsi Allah’ın katındandır.” Artık bu topluluğa ne oluyor ki söz anlamaya yanaşmıyorlar?

NİSÂ SURESİ 78. Ayeti Şaban Piriş Meali

Her nerede olsanız ölüm size yetişir, isterseniz sapasağlam şatolarda olun. Onlara bir iyilik dokunsa: - Bu, Allah’tandır, derler. Onlara bir kötülük dokunsa - Bu, sendendir, derler. De ki: - Hepsi Allah’tandır. Bu topluluğa ne oluyor ki neredeyse hiç söz anlamıyorlar?

Şaban Piriş