NİSÂ SURESİ 8. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
وَإِذَا حَضَرَ الْقِسْمَةَ أُوْلُواْ الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينُ فَارْزُقُوهُم مِّنْهُ وَقُولُواْ لَهُمْ قَوْلاً مَّعْرُوفًا ﴿٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve izâ
hadara
el kısmete
ulû
el kurbâ
ve el yetâmâ
ve el mesâkînu
fe urzukû-hum
min-hu
ve kûlû
lehum
kavlen
ma'rûfen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve izâ | ve ... olduğu zaman |
hadara | hazır oldu, orada bulundu |
el kısmete | paylaştırma, taksim |
ulû | sahibi |
el kurbâ | yakınlık, akrabalar |
ve el yetâmâ | ve yetimler |
ve el mesâkînu | ve miskinler, çalışamayacak durumdaki yaşlılar, yoksullar |
fe urzukû-hum | o taktirde onları rızıklandırın |
min-hu | ondan |
ve kûlû | ve deyin, söyleyin |
lehum | onlara |
kavlen | söz |
ma'rûfen | iyi, güzel |
Ve miras taksiminde, (miras düşmeyen uzak) akrabalar, yetimler ve yoksullar orada hazır bulunursa, o taktirde onları, ondan (mirastan) rızıklandırınız ve onlara güzel söz söyleyiniz.
NİSÂ SURESİ 8. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mîras taksiminde (mirasçı olmayan) hısımlar, öksüzler ve yoksullar hazır bulunursa, azık olacak ölçüde onlara da bir şey verin ve güzel söz söyleyin (kırıcı, incitici olmayın).
Celal Yıldırım