NÛR SURESİ 19. Ayeti Hayrat Neşriyat Meali
Medine döneminde inmiştir. 64 âyettir. Adını, 35. âyette geçen “nûr” kelimesinden almıştır.
إِنَّ الَّذِينَ يُحِبُّونَ أَن تَشِيعَ الْفَاحِشَةُ فِي الَّذِينَ آمَنُوا لَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ فِي الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ وَاللَّهُ يَعْلَمُ وَأَنتُمْ لَا تَعْلَمُونَ ﴿١٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
inne ellezîne
yuhıbbûne
en teşîa
el fâhışetu
fî ellezîne
âmenû
lehum
azâbun
elîmun
fî ed dunyâ
ve el âhırati
vallâhu (ve allâhu)
ya'lemu
ve entum
lâ ta'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
inne ellezîne | muhakkak o kimseler, onlar |
yuhıbbûne | severler |
en teşîa | yayılması |
el fâhışetu | fuhşiyat, kötülükler, fahişelik |
fî ellezîne | o kimseler içinde, arasında |
âmenû | âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler |
lehum | onların, onlar için vardır |
azâbun | azap |
elîmun | elîm, acı |
fî ed dunyâ | dünyada |
ve el âhırati | ve ahirette |
vallâhu (ve allâhu) | ve Allah |
ya'lemu | o bilir |
ve entum | ve siz |
lâ ta'lemûne | bilmiyorsunuz, bilmezsiniz |
Muhakkak ki âmenû olanlar arasında fahişeliğin (çirkin olayların, iftiranın, kötülüğün) yayılmasını sevenlere, dünya ve ahirette elîm azap vardır. Ve Allah, bilir ve siz bilmezsiniz.
NÛR SURESİ 19. Ayeti Hayrat Neşriyat Meali
Şübhesiz ki çirkin şeylerin (söz ve fiillerin), îmân edenlerin içinde yayılmasını arzû edenlere, dünyada da âhirette de (pek) elemli bir azab vardır. Ve Allah bilir, siz ise bilmezsiniz.
Hayrat Neşriyat