NÛR SURESİ 31. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Medine döneminde inmiştir. 64 âyettir. Adını, 35. âyette geçen “nûr” kelimesinden almıştır.
وَقُل لِّلْمُؤْمِنَاتِ يَغْضُضْنَ مِنْ أَبْصَارِهِنَّ وَيَحْفَظْنَ فُرُوجَهُنَّ وَلَا يُبْدِينَ زِينَتَهُنَّ إِلَّا مَا ظَهَرَ مِنْهَا وَلْيَضْرِبْنَ بِخُمُرِهِنَّ عَلَى جُيُوبِهِنَّ وَلَا يُبْدِينَ زِينَتَهُنَّ إِلَّا لِبُعُولَتِهِنَّ أَوْ آبَائِهِنَّ أَوْ آبَاء بُعُولَتِهِنَّ أَوْ أَبْنَائِهِنَّ أَوْ أَبْنَاء بُعُولَتِهِنَّ أَوْ إِخْوَانِهِنَّ أَوْ بَنِي إِخْوَانِهِنَّ أَوْ بَنِي أَخَوَاتِهِنَّ أَوْ نِسَائِهِنَّ أَوْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُهُنَّ أَوِ التَّابِعِينَ غَيْرِ أُوْلِي الْإِرْبَةِ مِنَ الرِّجَالِ أَوِ الطِّفْلِ الَّذِينَ لَمْ يَظْهَرُوا عَلَى عَوْرَاتِ النِّسَاء وَلَا يَضْرِبْنَ بِأَرْجُلِهِنَّ لِيُعْلَمَ مَا يُخْفِينَ مِن زِينَتِهِنَّ وَتُوبُوا إِلَى اللَّهِ جَمِيعًا أَيُّهَا الْمُؤْمِنُونَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ ﴿٣١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kul | ve de ki |
li el mu'minâti | mü'min kadınlara |
yagdudne | çeksinler, indirsinler |
min ebsâri-hinne | (onların) gözlerinden, bakışlarından, bakışlarını |
ve yahfazne | ve korusunlar |
furûce-hunne | (onların) ırzları |
ve lâ yubdîne | ve açmasınlar |
zînete-hunne | (onların) ziynetleri |
illâ | dışında, hariç |
mâ | şey |
zahera | zahir oldu |
min-hâ | ondan |
velyadribne (ve li yadribne) | ve örtsünler |
bi humuri-hinne | (onların) başörtüleri |
alâ | üzerine |
cuyûbi-hinne | (onların) yakaları |
ve lâ yubdîne | ve açmasınlar |
zînete-hunne | (onların) ziynetleri |
illâ | dışında, hariç |
li buûleti-hinne | (onların) eşleri, kocaları |
ev | veya |
âbâi-hinne | (onların) babaları |
ev | veya |
âbâi buûleti-hinne | (onların) kocalarının babaları |
ev | veya |
ebnâi-hinne | (onların) oğulları |
ev | veya |
ebnâi buûleti-hinne | (onların) kocalarının oğulları |
ev | veya |
ıhvâni-hinne | (onların) erkek kardeşleri |
ev | veya |
benî ıhvâni-hinne | (onların) erkek kardeşlerinin oğulları |
ev | veya |
benî ehavâti-hinne | (onların) kız kardeşlerinin oğulları |
ev | veya |
nisâi-hinne | kadınlar |
ev | veya |
mâ meleket eymânu-hunne | (onların) ellerinin altında sahip oldukları, (cariyeler) |
evit tâbiîne (ev et tâbiîne) | veya onlara tâbî olanlar, hizmetliler |
gayri ulî el irbeti | kadına ihtiyaç duymayan |
min er ricâli | erkeklerden |
evit tıflillezîne | veya çocuklar ki onlar |
lem yazharû | zahir olmaz, farkına varmaz |
alâ avrâtin nisâ | kadınların avret yerlerine |
ve lâ yadribne | ve vurmasınlar |
bi erculi-hinne | (onların) ayaklarını |
li yu'leme | bilinsin diye |
mâ yuhfîne | gizlediklerini |
min zîneti-hinne | (onların) ziynetlerinden |
ve tûbû | ve tövbe edin |
ilâllâhi (ilâ allâhi) | Allah'a |
cemîan | topluca (hepiniz) |
eyyu-hâ | ey |
el mu'minûne | mü'minler |
lealle-kum | umulur ki böylece siz |
tuflihûne | felâha eresiniz |
Ve mü’min kadınlara söyle, bakışlarını indirsinler (haramdan sakınsınlar) ve ırzlarını korusunlar. Zahir olan kısımlar (görünen el, yüz ve ayaklar) hariç, ziynetlerini açmasınlar. Ve başörtülerini yakalarının üzerine koysunlar (örtsünler). Ve ziynetlerini, kocaları veya babaları veya kocalarının babaları veya oğulları veya kocalarının oğulları veya erkek kardeşleri veya erkek kardeşlerinin oğulları veya kız kardeşlerinin oğulları veya kadınlar veya ellerinin altında sahip oldukları (cariyeler) veya erkeklerden, kadına ihtiyaç duymayan hizmetliler veya kadının avret yerlerinin farkına varmayan çocuklar hariç, açmasınlar. Ve gizledikleri ziynetleri bilinsin diye ayaklarını vurmasınlar. Ey mü’minler, hepiniz Allah’a tövbe edin! Umulur ki, böylece felâha eresiniz.
NÛR SURESİ 31. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar, zinetlerini (süslerinin takılı olduğu boğaz, baş, gerdan, kol, bacak ve kulakları gibi yerlerini) açıb göstermesinler. Ancak bunlardan görünmesi zaruri olan (yüz, eller ve ayaklar) müstesnadır. Baş örtülerini yakalarının üzerine koysunlar (göğüs ve boyunlarını göstermesinler). Zinetlerini (ve süs yerlerini) ancak şu kimselere göstersinler (gösterebilirler.): Kocalarına, yahud babalarına, yahud kocalarının babalarına, yahud kendi oğullarına, yahud kocalarının (başka anadan olma) oğullarına, yahud kendi erkek kardeşlerine, yahud erkek kardeşlerinin oğullarına, yahud kız kardeşlerinin oğullarına, yahud müslüman kadınlarına, yahud ellerindeki cariyelere, yahud (şehvetsiz ve kadına) ihtiyacı olmıyan (sırf yemek peşinde koşan) uyuntu kimselere, yahud henüz kadınların gizli yerlerinin farkına varmamış olan (erkek kadın münasebetini bilmiyen) çocuklara. Gizledikleri zinetleri bilinsin diye, ayaklarını da (yere veya birbirine) vurmasınlar (erkekleri kendilerine meyil ettirmesinler). Ey müminler! Hepiniz Allah’a tevbe edin ki, dünya ve ahiret saadetine kavuşasınız.
Ali Fikri Yavuz