NÛR SURESİ 31. Ayeti Muhammed Esed Meali
Medine döneminde inmiştir. 64 âyettir. Adını, 35. âyette geçen “nûr” kelimesinden almıştır.
وَقُل لِّلْمُؤْمِنَاتِ يَغْضُضْنَ مِنْ أَبْصَارِهِنَّ وَيَحْفَظْنَ فُرُوجَهُنَّ وَلَا يُبْدِينَ زِينَتَهُنَّ إِلَّا مَا ظَهَرَ مِنْهَا وَلْيَضْرِبْنَ بِخُمُرِهِنَّ عَلَى جُيُوبِهِنَّ وَلَا يُبْدِينَ زِينَتَهُنَّ إِلَّا لِبُعُولَتِهِنَّ أَوْ آبَائِهِنَّ أَوْ آبَاء بُعُولَتِهِنَّ أَوْ أَبْنَائِهِنَّ أَوْ أَبْنَاء بُعُولَتِهِنَّ أَوْ إِخْوَانِهِنَّ أَوْ بَنِي إِخْوَانِهِنَّ أَوْ بَنِي أَخَوَاتِهِنَّ أَوْ نِسَائِهِنَّ أَوْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُهُنَّ أَوِ التَّابِعِينَ غَيْرِ أُوْلِي الْإِرْبَةِ مِنَ الرِّجَالِ أَوِ الطِّفْلِ الَّذِينَ لَمْ يَظْهَرُوا عَلَى عَوْرَاتِ النِّسَاء وَلَا يَضْرِبْنَ بِأَرْجُلِهِنَّ لِيُعْلَمَ مَا يُخْفِينَ مِن زِينَتِهِنَّ وَتُوبُوا إِلَى اللَّهِ جَمِيعًا أَيُّهَا الْمُؤْمِنُونَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ ﴿٣١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kul | ve de ki |
li el mu'minâti | mü'min kadınlara |
yagdudne | çeksinler, indirsinler |
min ebsâri-hinne | (onların) gözlerinden, bakışlarından, bakışlarını |
ve yahfazne | ve korusunlar |
furûce-hunne | (onların) ırzları |
ve lâ yubdîne | ve açmasınlar |
zînete-hunne | (onların) ziynetleri |
illâ | dışında, hariç |
mâ | şey |
zahera | zahir oldu |
min-hâ | ondan |
velyadribne (ve li yadribne) | ve örtsünler |
bi humuri-hinne | (onların) başörtüleri |
alâ | üzerine |
cuyûbi-hinne | (onların) yakaları |
ve lâ yubdîne | ve açmasınlar |
zînete-hunne | (onların) ziynetleri |
illâ | dışında, hariç |
li buûleti-hinne | (onların) eşleri, kocaları |
ev | veya |
âbâi-hinne | (onların) babaları |
ev | veya |
âbâi buûleti-hinne | (onların) kocalarının babaları |
ev | veya |
ebnâi-hinne | (onların) oğulları |
ev | veya |
ebnâi buûleti-hinne | (onların) kocalarının oğulları |
ev | veya |
ıhvâni-hinne | (onların) erkek kardeşleri |
ev | veya |
benî ıhvâni-hinne | (onların) erkek kardeşlerinin oğulları |
ev | veya |
benî ehavâti-hinne | (onların) kız kardeşlerinin oğulları |
ev | veya |
nisâi-hinne | kadınlar |
ev | veya |
mâ meleket eymânu-hunne | (onların) ellerinin altında sahip oldukları, (cariyeler) |
evit tâbiîne (ev et tâbiîne) | veya onlara tâbî olanlar, hizmetliler |
gayri ulî el irbeti | kadına ihtiyaç duymayan |
min er ricâli | erkeklerden |
evit tıflillezîne | veya çocuklar ki onlar |
lem yazharû | zahir olmaz, farkına varmaz |
alâ avrâtin nisâ | kadınların avret yerlerine |
ve lâ yadribne | ve vurmasınlar |
bi erculi-hinne | (onların) ayaklarını |
li yu'leme | bilinsin diye |
mâ yuhfîne | gizlediklerini |
min zîneti-hinne | (onların) ziynetlerinden |
ve tûbû | ve tövbe edin |
ilâllâhi (ilâ allâhi) | Allah'a |
cemîan | topluca (hepiniz) |
eyyu-hâ | ey |
el mu'minûne | mü'minler |
lealle-kum | umulur ki böylece siz |
tuflihûne | felâha eresiniz |
Ve mü’min kadınlara söyle, bakışlarını indirsinler (haramdan sakınsınlar) ve ırzlarını korusunlar. Zahir olan kısımlar (görünen el, yüz ve ayaklar) hariç, ziynetlerini açmasınlar. Ve başörtülerini yakalarının üzerine koysunlar (örtsünler). Ve ziynetlerini, kocaları veya babaları veya kocalarının babaları veya oğulları veya kocalarının oğulları veya erkek kardeşleri veya erkek kardeşlerinin oğulları veya kız kardeşlerinin oğulları veya kadınlar veya ellerinin altında sahip oldukları (cariyeler) veya erkeklerden, kadına ihtiyaç duymayan hizmetliler veya kadının avret yerlerinin farkına varmayan çocuklar hariç, açmasınlar. Ve gizledikleri ziynetleri bilinsin diye ayaklarını vurmasınlar. Ey mü’minler, hepiniz Allah’a tövbe edin! Umulur ki, böylece felâha eresiniz.
NÛR SURESİ 31. Ayeti Muhammed Esed Meali
İnanan kadınlara söyle, onlar da gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler; iffetlerini korusunlar; (örfen) görünmesinde sakınca olmayan yerleri dışında, cazibe ve güzelliklerini açığa vurmasınlar; ve bunun için, başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar. Cazibe ve güzelliklerini kocalarından, babalarından, kayınpederlerinden, oğullarından, üvey oğullarından, kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin ya da kız kardeşlerinin oğullarından, kendi evlerindeki kadınlardan, yahut yasal olarak sahip oldukları kimselerden, yahut kendilerine bağlı olup cinsel isteklerden yoksun bulunan erkeklerden, ya da kadınların mahrem yerlerinin henüz farkında olmayan çocuklardan başka kimsenin önünde açığa vurmasınlar; ve (yürürken) gizli görkem ve güzelliklerini belli edecek şekilde ayaklarını yere vurmasınlar. Ve siz, ey müminler, hepiniz topluca, günahkarca davranışlardan dönüp Allah'a yönelin ki kurtuluşa, esenliğe erişesiniz!
Muhammed Esed