NÛR SURESİ 37. Ayeti Ali Ünal Meali
Medine döneminde inmiştir. 64 âyettir. Adını, 35. âyette geçen “nûr” kelimesinden almıştır.
رِجَالٌ لَّا تُلْهِيهِمْ تِجَارَةٌ وَلَا بَيْعٌ عَن ذِكْرِ اللَّهِ وَإِقَامِ الصَّلَاةِ وَإِيتَاء الزَّكَاةِ يَخَافُونَ يَوْمًا تَتَقَلَّبُ فِيهِ الْقُلُوبُ وَالْأَبْصَارُ ﴿٣٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ricâlun | adamlar |
lâ tulhî-him | onları alıkoymaz, meşgul etmez, vazgeçirmez |
ticâratun | ticaret |
ve lâ | ve olmaz |
bey'un | alışveriş |
an zikrillâhi | Allah'ın zikrinden |
ve ikâmi es salâti | ve namazın ikame edilmesi |
ve îtâi ez zekâti | ve zekâtın verilmesi |
yehâfûne | korkarlar |
yevmen | gün |
tetekallebu | döner, dönecek |
fîhi el kulûbu | onda (o günde) kalpler |
ve el ebsâru | ve gözler, bakışlar, görüşler |
Ticaretin ve alışverişin, onları Allah’ın zikrinden, namazı ikame etmekten ve zekâtı vermekten alıkoymadığı adamlar ki (onlar), kalplerin ve gözlerin (dehşetten) döneceği günden korkarlar.
NÛR SURESİ 37. Ayeti Ali Ünal Meali
Öyle yiğitler vardır ki, ne geçimleri adına sürekli icra ettikleri ticaret, ne de (günlük) alımsatım işleri, onları Allah’ı zikretmekten, (O’nun adını yüceltmek için ders halkaları oluşturmaktan), namazı bütün şartlarına riayet ederek, vaktinde ve aksatmadan kılmaktan ve zekâtı tastamam ödemekten alıkoyamaz. Onlar, kalblerin halden hale girip altüst olacağı, gözlerin dehşetten donakalacağı bir günden korkarlar.
Ali Ünal