NÛR SURESİ 57. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Medine döneminde inmiştir. 64 âyettir. Adını, 35. âyette geçen “nûr” kelimesinden almıştır.
لَا تَحْسَبَنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا مُعْجِزِينَ فِي الْأَرْضِ وَمَأْوَاهُمُ النَّارُ وَلَبِئْسَ الْمَصِيرُ ﴿٥٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
lâ tahsebenne
ellezîne keferû
mu'cizîne
fî el ardı
ve me'vâhum
en nâru
ve le bi'se
el masîru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
lâ tahsebenne | sakın zannetme |
ellezîne keferû | inkâr edenler, kâfirler |
mu'cizîne | aciz bırakıcılar |
fî el ardı | yeryüzünde |
ve me'vâhum | ve onların barınacağı yer |
en nâru | ateş |
ve le bi'se | ve elbette, mutlaka kötü |
el masîru | bir dönüş (yeri) |
Sakın kâfirleri, yeryüzünde (Allah’ı) aciz bırakıcı zannetme. Ve onların barınacağı yer ateştir. Ve dönüş yerleri mutlaka kötü (bir yer)dir.
NÛR SURESİ 57. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Nankörlerin, yer yüzünde (Allâh'ı) âciz bırakacaklarını, (Allâh'ın azâbına engel olacaklarını) sanma. Onların varacağı yer ateştir. Ne kötü bir gidiş yeridir o!
Süleyman Ateş