NÛR SURESİ 9. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Medine döneminde inmiştir. 64 âyettir. Adını, 35. âyette geçen “nûr” kelimesinden almıştır.
وَالْخَامِسَةَ أَنَّ غَضَبَ اللَّهِ عَلَيْهَا إِن كَانَ مِنَ الصَّادِقِينَ ﴿٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve el hâmisete
enne
gadabe allâhi
aleyhâ
in
kâne
min es sâdikîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve el hâmisete | ve beşinci |
enne | ... olduğu |
gadabe allâhi | Allah'ın gadabı, öfkesi, azabı |
aleyhâ | onun üzerine, kendi üzerine |
in | eğer |
kâne | oldu, ... ise |
min es sâdikîne | sadıklardan, doğru söyleyenlerden |
Ve (yeminin) beşincisi eğer o (eşi), sadıklardan (doğru söyleyenlerden) ise Allah’ın gadabının (azabının) kendi üzerine olmasıdır.
NÛR SURESİ 9. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(8-9) Hanımının ise, kocasının bu suçlamasında yalancı olduğuna dair ayrı ayrı dört kere Allah adına yemin ve şahitlik etmesi, beşincide ise kocasının doğru söylemesi halinde, Allah’ın gazabının kendi üzerine çökmesini dilemesi, kendisinden cezayı kaldırır.
Suat Yıldırım