RA'D SURESİ 16. Ayeti Ali Ünal Meali
Mekke döneminde inmiştir. 43 âyettir. Sûre, adını 13. âyette geçen “Ra'd” kelimesinden almıştır. “Ra'd” gök gürültüsü demektir.
قُلْ مَن رَّبُّ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ قُلِ اللّهُ قُلْ أَفَاتَّخَذْتُم مِّن دُونِهِ أَوْلِيَاء لاَ يَمْلِكُونَ لِأَنفُسِهِمْ نَفْعًا وَلاَ ضَرًّا قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الأَعْمَى وَالْبَصِيرُ أَمْ هَلْ تَسْتَوِي الظُّلُمَاتُ وَالنُّورُ أَمْ جَعَلُواْ لِلّهِ شُرَكَاء خَلَقُواْ كَخَلْقِهِ فَتَشَابَهَ الْخَلْقُ عَلَيْهِمْ قُلِ اللّهُ خَالِقُ كُلِّ شَيْءٍ وَهُوَ الْوَاحِدُ الْقَهَّارُ ﴿١٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kul | de |
men | kim |
rabbu es semâvâti | semaların (göklerin) Rabbi |
ve el ardı | ve arz, yer |
kulillâhu (kul allâhu) | "Allah'tır" de |
kul | de |
e fettehaztum | artık siz, ...mı edindiniz |
min dûni-hi | ondan başka |
evliyâe | evliya, velîler, dostlar |
lâ yemlikûne | yapamaz, gücü yetmez, malik değil |
li enfusi-him | kendileri için |
nef'an | bir yarar, fayda, menfaat |
ve lâ darren | ve zarar vermez |
kul | de |
hel yestevi | bir mi, bir olur mu? |
el a'mâ | âmâ olan, görmeyen |
ve el basîru | ve gören |
em | yoksa, veya |
hel testevî | bir mi, bir olur mu? |
ez zulumâtu | karanlıklar |
ve en nûru | ve nur |
em | yoksa, veya |
cealû | kıldılar, yaptılar |
lillâhi (li allâhi) | Allah'a |
şurakâe | ortaklar |
halakû | yarattılar |
ke | gibi |
halkı-hi | onun yaratması |
fe | böylece |
teşâbehe | birbirine benzedi, benzer göründü |
el halku | yaratma |
aleyhim | onlara |
kulillâhu (kul allâhu) | "Allah" de |
hâliku | yaratan |
kulli şey'in | herşey |
ve huve | ve o |
el vâhidu | ek (bir tane) |
el kahhâru | kahhar olan, kahreden, en kuvvetli olan, herşeye gücü yeten |
“Semaların ve yeryüzünün Rabbi kimdir?” de. “Allah’tır” de. Artık ondan başka kendilerine bile fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz? “Gören ve görmeyen bir olur mu? Veya karanlıklar ile nur bir olur mu?” de. Yoksa onlar, onun yaratması gibi yaratan ortaklar kıldılar da, böylece bu yaratma onlara benzer mi göründü? De ki: “Allah, herşeyin yaratıcısıdır.” Ve O, tek Kahhar (kahreden), herşeye gücü yeten, en kuvvetli olandır.
RA'D SURESİ 16. Ayeti Ali Ünal Meali
Şimdi onlara soru”ver: “Göklerin ve yerin Rabbi (onları yaratıp sisteme koyan, ayakta tutup varlıklarını devam ettiren) kimdir? (İster istemez “Allah” diyecekleri için cevabı kendin ver ve) “Allah” de! De ki: “Gerçek bu iken O’nu bırakıp da, bizzat kendilerine bile ne fayda verebilme, ne de kendilerinden bir zararı savabilme imkân ve iktidarı bulunan birtakım sahipler, koruyucular ve vekiller mi edindiniz?” De ki: “Hiç körle gören bir olur mu? Karanlıklarla nur hiç bir midir?” Yoksa onlar, Allah için O’nun yarattığı gibi yaratan bazı ortaklar buldular da, yaratma işi kafalarını karıştırıp gerçek Yaratıcı’yı seçmelerine mani mi oldu? De ki: “Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve O, (isimleri bütün kâinatta tecelli halinde) Tek ve hükmü, gücü her şeyin üzerinde Mutlak Hakim Olan’dır.”
Ali Ünal