RA'D SURESİ 17. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Mekke döneminde inmiştir. 43 âyettir. Sûre, adını 13. âyette geçen “Ra'd” kelimesinden almıştır. “Ra'd” gök gürültüsü demektir.
أَنزَلَ مِنَ السَّمَاء مَاء فَسَالَتْ أَوْدِيَةٌ بِقَدَرِهَا فَاحْتَمَلَ السَّيْلُ زَبَدًا رَّابِيًا وَمِمَّا يُوقِدُونَ عَلَيْهِ فِي النَّارِ ابْتِغَاء حِلْيَةٍ أَوْ مَتَاعٍ زَبَدٌ مِّثْلُهُ كَذَلِكَ يَضْرِبُ اللّهُ الْحَقَّ وَالْبَاطِلَ فَأَمَّا الزَّبَدُ فَيَذْهَبُ جُفَاء وَأَمَّا مَا يَنفَعُ النَّاسَ فَيَمْكُثُ فِي الأَرْضِ كَذَلِكَ يَضْرِبُ اللّهُ الأَمْثَالَ ﴿١٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
enzele | indirdi |
min es semâi | gökten |
mâen | su |
fe sâlet | böylece aktı |
evdiyetun | vadiler |
bi kaderi-hâ | miktarınca, ona takdir edilen miktar kadar |
fahtemele (fe ihtemele) | böylece yüklendi, götürdü, taşıdı |
es seylu | sel |
zebeden | köpük |
râbiyen | üste çıkan, kabaran |
ve mim-mâ | ve şeyden, şeylerden |
yûkıdûne | ateşe tutulurlar, yakılırlar |
aleyhi | ona, üzerinde |
fî en nâri | ateş içinde, ateşte |
ibtigâe | istedi |
hılyetin | süs eşyası |
ev | veya |
metâın | meta, eşya |
zebedun | köpük |
mislu-hu | onun misali, onun gibi |
kezâlike | işte böyle, böylece |
yadribu allâhu | Allah örnek verir |
el hakka | hak |
ve el bâtıle | ve bâtıl |
fe emmâ | ama, fakat |
ez zebedu | köpük |
fe yezhebu | fakat, sonra gider |
cufâen | çözülüp dağılarak |
ve emmâ | ve ama, fakat |
mâ | şey, şeyler |
yenfau en nâse | insanlara yarar sağlar, faydası olur |
fe yemkusu | böylece durur, kalır |
fî el ardı | arzda, yeryüzünde |
kezâlike | işte böyle, böylece |
yadrıbu allâhu | Allah örnek verir |
el emsâle | örnekler, misaller |
Semadan su indirdi. Böylece vadiler takdir edildiği kadar sel oldu aktı. Ve sel, üste çıkan köpüğü yüklenip götürdü. Süs veya meta (eşya) yapmak isteyerek ateşte yakılan (eriyen) şeylerden (madenlerden) de, üzerlerinde onun gibi köpük oluşur. Allah, işte böylece hak ve bâtıla misal verir. Sonra köpük çözülüp, dağılarak gider. Fakat insanlara faydası olan şeyler, böylece yeryüzünde kalır. Allah, işte böyle misaller verir.
RA'D SURESİ 17. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Semâdan bir su (Esmâ özellikleri) inzâl etti de vadiler (Esmâ bileşimi olan birimsel yapılar) kendi Bi-kaderlerince (terkibiyetlerindeki kuvvelerin miktarlarınca) sel olup (düşünsel yaşamları) aktı. . . O sel, üste çıkan köpüğü (maddesel hayatı) yüklenmiş taşır. . . Bir süs veya bir zinet arzulayarak ateşte yakıp erittiklerinden olan da bunun misli bir köpüktür. Köpük gereksiz fazlalık olarak atılır gider; işte Allâh, Hak ile bâtılı böylece misallendirir. . . Fakat insanlara faydalı olan şeye gelince, (işte o) arzda kalır. . . İşte Allâh, böyle misalleri verir.
Ahmed Hulusi