Mekke döneminde inmiştir. 43 âyettir. Sûre, adını 13. âyette geçen “Ra'd” kelimesinden almıştır. “Ra'd” gök gürültüsü demektir.


كَذَلِكَ أَرْسَلْنَاكَ فِي أُمَّةٍ قَدْ خَلَتْ مِن قَبْلِهَا أُمَمٌ لِّتَتْلُوَ عَلَيْهِمُ الَّذِيَ أَوْحَيْنَا إِلَيْكَ وَهُمْ يَكْفُرُونَ بِالرَّحْمَنِ قُلْ هُوَ رَبِّي لا إِلَهَ إِلاَّ هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ مَتَابِ ﴿٣٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kezâlike erselnâ-ke fî ummetin kad halet min kabli-hâ umemun li tetluve aleyhim ellezî evhaynâ ileyke ve hum yekfurûne bir rahmâni kul huve rabbî lâ ilâhe illâ huve aleyhi tevekkeltu ve ileyhi metâbi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kezâlike böyle, böylece, öyle
erselnâ-ke seni gönderdik
fî ummetin bir ümmetin içine
kad oldu
halet gelip geçti
min kabli-hâ ondan önce
umemun ümmetler
li tetluve okuman için
aleyhim onlara
ellezî ki onu
evhaynâ biz vahyettik
ileyke sana
ve hum yekfurûne ve onlar inkâr ederler, ediyorlar
bir rahmâni Rahmân'ı
kul de
huve o
rabbî benim Rabbim
lâ ilâhe ilâh yoktur
illâ huve ondan başka
aleyhi ona
tevekkeltu ben tevekkül ettim
ve ileyhi ve ona
metâbi benim tövbem, dönüşüm (tövbesi kabul edilmiş olarak dönüşüm)

Böylece, ondan önce gelip geçmiş ümmetlerde olduğu gibi, seni de, sana vahyettiğimizi, onlara okuman için bir ümmetin içine gönderdik. Onlar, Rahmân’ı inkâr ediyorlar. De ki: “O benim Rabbimdir. Ben O'na tevekkül ettim ve O’ndan başka ilâh yoktur. Ve tövbem, dönüşüm (tövbesi kabul edilmiş olarak dönüşüm) O'nadır.”

RA'D SURESİ 30. Ayeti Sadık Türkmen Meali

(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin geçmiş olduğu bir ümmete gönderdik ki, onlar Rahman’ı inkâr ederken, sana vahyettiğimizi kendilerine okuyasın. De ki: “O, benim Rabbimdir. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Ben yalnız O’na tevekkül ettim/yöneldim, dönüşüm de yalnız O’nun huzurunadır.”

Sadık Türkmen