Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ikinci âyette geçen “er-Rûm” kelimesinden almıştır.


وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مِن قَبْلِكَ رُسُلًا إِلَى قَوْمِهِمْ فَجَاؤُوهُم بِالْبَيِّنَاتِ فَانتَقَمْنَا مِنَ الَّذِينَ أَجْرَمُوا وَكَانَ حَقًّا عَلَيْنَا نَصْرُ الْمُؤْمِنِينَ ﴿٤٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lekad erselnâ min kabli-ke rusulen ilâ kavmi-him fe câû-hum bi el beyyinâti fentekamnâ (fe intekamnâ) min ellezîne ecramû ve kâne hakkan aleynâ nasru el mu'minîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lekad ve andolsun
erselnâ biz gönderdik
min kabli-ke senden önce
rusulen resûller
ilâ için, ...e
kavmi-him onların kavmi
fe böylece, artık
câû-hum bi onlara getirdiler
el beyyinâti beyyineler, kesin deliller
fentekamnâ (fe intekamnâ) böylece, bunun üzerine intikam aldık
min ...'den
ellezîne o kimseler, onlar
ecramû suçlular, günahkârlar
ve kâne ve oldu
hakkan hak
aleynâ bizim üzerimize
nasru yardım
el mu'minîne mü'minler

Ve andolsun ki, senden önce onların kavmine resûller gönderdik. Böylece onlara beyyineler (kesin deliller) getirdiler. Bunun üzerine mücrimlerden intikam aldık. Mü’minlere yardım, Bizim üzerimize hak oldu.

RÛM SURESİ 47. Ayeti Tefhim-ul Kuran Meali

Andolsun, biz senden önce kendi kavimlerine peygamberler gönderdik de onlara apaçık belgeler getirdiler; böylece biz de suçlu günahkârlardan intikam aldık. İman etmekte olanlara yardım etmek ise, bizim üzerimizde bir haktır.

Tefhim-ul Kuran