RÛM SURESİ 55. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ikinci âyette geçen “er-Rûm” kelimesinden almıştır.
وَيَوْمَ تَقُومُ السَّاعَةُ يُقْسِمُ الْمُجْرِمُونَ مَا لَبِثُوا غَيْرَ سَاعَةٍ كَذَلِكَ كَانُوا يُؤْفَكُونَ ﴿٥٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve yevme
tekûmu
es sâatu
yuksimu
el mucrimûne
mâ lebisû
gayra
sâatin
kezâlike
kânû
yu'fekûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve yevme | ve o gün |
tekûmu | olur, gerçekleşir |
es sâatu | saat (kıyâmet saati, kıyâmetin vakti) |
yuksimu | yemin eder |
el mucrimûne | mücrimler, suçlular |
mâ lebisû | kalmadılar |
gayra | başka (fazla), dışında |
sâatin | bir saat |
kezâlike | böylece, işte böyle |
kânû | oldular |
yu'fekûne | döndürülüyorlar |
Ve o saatin geldiği (kıyâmetin koptuğu) gün, mücrimler bir saatten fazla (mezarda) kalmadıklarına yemin ederler. İşte böyle döndürülüyorlardı (ölümden hayata döndürülüyorlardı).
RÛM SURESİ 55. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Kıyametin kopacağı ânın gerçekleşeceği gün, İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsiler, suçlular, günahkârlar, dünyada, kulluk ve ibadet edebilecek yeterli süreye sahip olmadıklarına, ancak pek kısa bir süre kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar, dünyada da haktan ayrılıp, küfre böyle döndürülüyorlardı.
Ahmet Tekin