RÛM SURESİ 9. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ikinci âyette geçen “er-Rûm” kelimesinden almıştır.
أَوَلَمْ يَسِيرُوا فِي الْأَرْضِ فَيَنظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ كَانُوا أَشَدَّ مِنْهُمْ قُوَّةً وَأَثَارُوا الْأَرْضَ وَعَمَرُوهَا أَكْثَرَ مِمَّا عَمَرُوهَا وَجَاءتْهُمْ رُسُلُهُم بِالْبَيِّنَاتِ فَمَا كَانَ اللَّهُ لِيَظْلِمَهُمْ وَلَكِن كَانُوا أَنفُسَهُمْ يَظْلِمُونَ ﴿٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
e | mi? |
ve | ve |
lem yesîrû | dolaşmıyorlar |
fî el ardı | yeryüzünde |
fe | artık, böylece, o taktirde |
yanzurû | baksınlar |
keyfe | nasıl |
kâne | oldu |
âkıbetu | akıbet, sonuç |
ellezîne | onlar |
min kabli-him | onlardan önce |
kânû | oldular |
eşedde | daha kuvvetli, daha güçlü |
min-hum | onlardan |
kuvveten | kuvvet bakımından |
ve esârû | ve alt üst ettiler |
el arda | arz, yer, toprak |
ve amarû-hâ | ve onu imar ettiler |
eksera | daha çok |
mimmâ (min mâ) | onlardan, şeyden |
amarû-hâ | onu imar ettiler |
ve câet-hum | ve onlara geldi |
rusulu-hum | onların resûlleri |
bi | ile |
el beyyinâti | beyyineler, ispat vasıtaları, deliller |
fe | artık, böylece, o taktirde |
mâ kâne | olmadı |
allâhu | Allah |
li | için, ...'e |
yazlime-hum | onlara zulmediyor |
ve lâkin | ve lâkin, fakat |
kânû | oldular |
enfuse-hum | kendi nefsleri |
yazlimûne | zulmediyorlar |
Onlar, yeryüzünde dolaşmıyorlar mı ki onlardan öncekilerin akıbetinin nasıl olduğuna baksınlar? Kuvvet bakımından onlardan daha güçlüydüler ve yeri (toprağı) altüst etmişlerdi. Onların imar ettiklerinden daha çok imar etmişlerdi. Onların resûlleri onlara beyyinelerle (ispat vasıtaları ve delillerle) gelmişti. Allah, onlara zulmetmiyordu ve lâkin onlar kendi nefslerine zulmediyorlardı.
RÛM SURESİ 9. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Onlar yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı? Kendilerinden öncekilerin âkıbetlerinin nasıl olduğuna ibret nazarıyla bakmıyorlar mı? İncelemiyorlar mı? Onlar kendilerinden daha güçlü idiler. Toprağı sürmüşler, maden ocakları açmışlar, bacalar tüttürmüşler, kendilerinin imar ettiklerinden daha çok imar faaliyeti yapmışlardı. Rasulleri onlara açık seçik delillerle, mûcizelerle gelmişlerdi. Allah onlara zulmedecek değildi. Fakat onlar kendilerine, birbirlerine zulmetmekteydiler.
Ahmet Tekin