SÂD SURESİ 18. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “Sâd” harfinden almıştır.
إِنَّا سَخَّرْنَا الْجِبَالَ مَعَهُ يُسَبِّحْنَ بِالْعَشِيِّ وَالْإِشْرَاقِ ﴿١٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
innâ
sahharnâ
el cibâle
mea-hu
yusebbıhne
bi el aşiyyi
ve el işrâkı
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
innâ | muhakkak ki biz |
sahharnâ | biz musahhar kıldık, emre amade kıldık |
el cibâle | dağlar |
mea-hu | onunla beraber |
yusebbıhne | tesbih ediyorlar |
bi el aşiyyi | akşamları |
ve el işrâkı | ve işrak vakti, güneşin ışımaya başladığı zaman |
Muhakkak ki Biz, dağları ona musahhar (emrine amade) kıldık. İşrak vakti ve akşam vakti onunla beraber tesbih ederlerdi.
SÂD SURESİ 18. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Doğrusu biz, akşam ve Güneş doğduğu vakit tespih eder (işlevlerini yerine getirir) hâlde, dağları (benlik sahiplerini) Ona boyun eğdirdik.
Ahmed Hulusi