Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “Sâd” harfinden almıştır.


يَا دَاوُودُ إِنَّا جَعَلْنَاكَ خَلِيفَةً فِي الْأَرْضِ فَاحْكُم بَيْنَ النَّاسِ بِالْحَقِّ وَلَا تَتَّبِعِ الْهَوَى فَيُضِلَّكَ عَن سَبِيلِ اللَّهِ إِنَّ الَّذِينَ يَضِلُّونَ عَن سَبِيلِ اللَّهِ لَهُمْ عَذَابٌ شَدِيدٌ بِمَا نَسُوا يَوْمَ الْحِسَابِ ﴿٢٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

Dâvûdu innâ cealnâ-ke halîfeten el ardı fe uhkum beyne en nâsi bi el hakkı ve lâ tettebii el hevâ fe yudılle-ke an sebîlillâhi (sebîli allâhi) inne ellezîne yadıllûne an sebîlillâhi (sebîli allâhi) lehum azâbun şedîdun bi mâ nesû yevme el hisâbi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ey!
Dâvûdu Davut
innâ muhakkak ki biz
cealnâ-ke seni kıldık, yaptık
halîfeten halife
...'de, içinde
el ardı arz, yeryüzü
fe artık, o halde, bunun için
uhkum hükmet
beyne arasında
en nâsi insanlar
bi el hakkı hak ile
ve lâ tettebii ve tâbî olma
el hevâ heva, heves, nefsin arzuları
fe yoksa, aksi halde
yudılle-ke seni dalâlete düşürür, saptırır
an ...'den
sebîlillâhi (sebîli allâhi) Allah'ın yolu
inne muhakkak ki
ellezîne o kimseler, onlar
yadıllûne dalâlete düşerler, saparlar
an ...'den
sebîlillâhi (sebîli allâhi) Allah'ın yolu
lehum onlar için ... vardır
azâbun azap
şedîdun şiddetli
bi mâ sebebiyle
nesû unuttular
yevme el hisâbi hesap günü

Ey Dâvud! Muhakkak ki Biz, seni yeryüzünün halifesi kıldık. Bunun için insanlar arasında hak ile hükmet! Ve hevaya (nefse) tâbî olma! Aksi halde seni, Allah’ın yolundan saptırır. Muhakkak ki Allah’ın yolundan sapanlar için hesap gününü unutmaları sebebiyle şiddetli azap vardır.

SÂD SURESİ 26. Ayeti Diyanet İşleri (eski) Meali

Ey Davud! Seni şüphesiz yeryüzünde hükümran kıldık, o halde insanlar arasında adaletle hükmet, hevese uyma yoksa seni Allah'ın yolundan saptırır. Doğrusu, Allah'ın yolundan sapanlara, onlara, hesap gününü unutmalarına karşılık çetin azap vardır.

Diyanet İşleri (eski)