SÂD SURESİ 4. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “Sâd” harfinden almıştır.
وَعَجِبُوا أَن جَاءهُم مُّنذِرٌ مِّنْهُمْ وَقَالَ الْكَافِرُونَ هَذَا سَاحِرٌ كَذَّابٌ ﴿٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve acibû
en câe-hum
munzirun
min-hum
ve kâle
el kâfirûne
hâzâ
sâhirun
kezzâbun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve acibû | ve acayiplerine gitti, şaşırdılar |
en câe-hum | onlara gelmesi |
munzirun | bir uyarıcı |
min-hum | onlardan |
ve kâle | ve dedi |
el kâfirûne | kâfirler |
hâzâ | bu |
sâhirun | büyücü, sihirbaz |
kezzâbun | çok yalancı |
Ve onlara kendilerinden bir uyarıcı gelmesi acayiplerine gitti (şaşırdılar). Ve kâfirler: "Bu çok yalancı bir büyücü." dediler.
SÂD SURESİ 4. Ayeti Ahmet Tekin Meali
İçlerinden, kendilerine sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan bir uyarıcı, bir peygamber geldi diye şaştılar. Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirler:
Ahmet Tekin
'Bu, büyüleyici konuşarak aklı etki altına alan, peygamberlik iddiasında yalancı biri' dediler.