Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “Sâd” harfinden almıştır.


قَالَ فَإِنَّكَ مِنَ الْمُنظَرِينَ ﴿٨٠﴾


SÂD SURESİ 80. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâle fe inne-ke min el munzarîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâle dedi
fe artık, öyleyse
inne-ke gerçekten sen, muhakkak ki sen
min ...'den
el munzarîne bekletilenler, tehir edilenler, mühlet verilenler

(Allahû Tealâ): "Öyleyse muhakkak ki sen, tehir edilenlerdensin." dedi.

SÂD SURESİ 80. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

(80-81) Allah, şöyle dedi: “Sen o bilinen vakte (kıyamet gününe) kadar mühlet verilenlerdensin.”

Diyanet İşleri

Gerçekten de demişti, sen, ölmeyenlere katıl.

Abdulbaki Gölpınarlı

Allah: "Haydi, sen mühlet verilenlerdensin.''

Adem Uğur

(Allâh) buyurdu: "Muhakkak ki sen süre tanınanlardansın!"

Ahmed Hulusi

'Sen mühlet verilenlerdensin' buyurdu.

Ahmet Tekin

(Allah) dedi ki: 'O halde sen süre tanınanlardansın.

Ahmet Varol

Dedi ki: "O halde, süre tanınanlardansın."

Ali Bulaç

(Allah şöyle) buyurdu: “- Haydi geri bırakılanlardansın,

Ali Fikri Yavuz

(80-81) Allah: «Sen bilinen gune kadar erteye birakilanlardansin» dedi.

Bekir Sadak

(80-81) Allah : Gerçekten bilinen vakte (Kıyamete) kadar sen mühlet verilenlerdensin, dedi.

Celal Yıldırım

(80-81) Allah: 'Sen bilinen güne kadar erteye bırakılanlardansın' dedi.

Diyanet İşleri (eski)

(80-81) Allah: Haydi, sen bilinen güne kadar mühlet verilenlerdensin, buyurdu.

Diyanet Vakfi

Dedi ki, 'Sana süre verilmiştir;'

Edip Yüksel

Haydi buyurdu: geri bırakılanlardansın

Elmalılı Hamdi Yazır

(80-81) (Allah): «Haydi belirli bir vakte kadar geri bırakılanlardansın.» buyurdu.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

(80-81) Allah: «Haydi belirli bir vakte kadar mühlet verilenlerdensin» buyurdu.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Allah: «Haydi sana mühlet verildi.

Seyyid Kutub

Dedi ki: "O halde süre tanınanlardansın."

Gültekin Onan

Buyurdu: «Haydi sen mühlet verilenlerdensin».

Hasan Basri Çantay

(80-81) (Allah:) 'Haydi, doğrusu sen ma'lûm vaktin gününe kadar mühlet verilenlerdensin!' buyurdu.

Hayrat Neşriyat

Buyurdu ki: Sen, şüphesiz ertelenensin,

İbni Kesir

(Allah) "Peki, (öyle olsun)!" dedi, "Sen mühlet verilenlerden oldun,

Muhammed Esed

(Cenâb-ı Hak da) Buyurdu ki: «Haydi, sen muhakkak ki, mühlet verilenlerdensin.»

Ömer Nasuhi Bilmen

Allah dedi ki: "Sen mühlet verilenlerdensin. "

Ömer Öngüt

-Sen, süre verilenlerdensin, dedi.

Şaban Piriş

Allah: "Haydi sana mühlet verildi!"

Suat Yıldırım

Buyurdu: "Haydi sen süre verilenlerdensin."

Süleyman Ateş

Dedi ki: «O halde sen, (kendilerine) süre tanınanlardansın.»

Tefhim-ul Kuran

Allah buyurdu ki: 'Sana süre tanındı.

Ümit Şimşek

Buyurdu: "Peki, süre verilenlerdensin."

Yaşar Nuri Öztürk

Allah: “Haydi sen süre verilmişlerdensin!” dedi.

Abdullah Parlıyan

(80-81) Allah, “İşte o belli vaktin geleceği güne kadar sen süre verilenlerdensin” dedi.

Bayraktar Bayraklı

(80-81) Allah buyurdu ki: “Haydi sen, o bilinen vakte (kıyamet gününe) kadar sana mühlet verilenlerdensin (izinlisin).”

Cemal Külünkoğlu

Dedi ki: “O halde sen, (kendilerine) süre tanınanlardansın.”

Kadri Çelik

Allah, “Haydi, sana süre tanındı.” buyurdu;

Ali Ünal

Allah: "Haydi, sen mühlet verilenlerdensin.''

Harun Yıldırım

(Allah) buyurdu ki: "Peki, sen artık kendisine süre tanınanlardan birisin;

Mustafa İslamoğlu

(Allah) buyurdu ki: “Haydi sen mühlet verilenlerdensin.

Sadık Türkmen

Rabbi “Sana izin verildi. ”

İlyas Yorulmaz

(Allahû Tealâ): "Öyleyse muhakkak ki sen, tehir edilenlerdensin." dedi.

İmam İskender Ali Mihr