SAFF SURESİ 14. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Medine döneminde inmiştir. 14 âyettir. Sûre, adını 4. âyette geçen “saff” kelimesinden almıştır. Saff, sıra, dizi demektir.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا كُونوا أَنصَارَ اللَّهِ كَمَا قَالَ عِيسَى ابْنُ مَرْيَمَ لِلْحَوَارِيِّينَ مَنْ أَنصَارِي إِلَى اللَّهِ قَالَ الْحَوَارِيُّونَ نَحْنُ أَنصَارُ اللَّهِ فَآَمَنَت طَّائِفَةٌ مِّن بَنِي إِسْرَائِيلَ وَكَفَرَت طَّائِفَةٌ فَأَيَّدْنَا الَّذِينَ آَمَنُوا عَلَى عَدُوِّهِمْ فَأَصْبَحُوا ظَاهِرِينَ ﴿١٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yâ eyyuhâ | ey! |
ellezîne âmenû | âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler |
kûnû | olunuz |
ensâra allâhi | Allah'ın yardımcıları |
kemâ | gibi |
kâle | dedi |
îsâ ibnu meryeme | Meryemoğlu İsa (a.s) |
li el havâriyyîne | havarilere |
men | kim |
ensârî | benim yardımcılarım |
ilâ allâhi | Allah'a |
kâle | dedi |
el havâriyyûne | havariler |
nahnu | biz |
ensâru allâhi | Allah'ın yardımcıları |
fe | böylece, o zaman, bunun üzerine |
âmenet | îmân etti |
tâifetun | bir grup |
min benî isrâîle | İsrailoğulları'ndan |
ve keferet | ve inkâr etti |
tâifetun | bir grup |
fe | böylece, o zaman, bunun üzerine |
eyyednâ | destekledik |
ellezîne âmenû | âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler |
alâ | karşı |
aduvvi-him | onların düşmanları |
fe | böylece, o zaman, bunun üzerine |
asbehû | oldular |
zâhirîne | gâlip gelenler, üstün olanlar |
Ey âmenû olanlar! Allah’ın yardımcıları olun! Meryemoğlu İsa (A.S)’ın havarilere: “Kim Allah’a (ulaşmak için) benim yardımcılarım olur?” dediği zaman, havarilerin: “Biz Allah’ın yardımcılarıyız.” dediği gibi. Bunun üzerine İsrailoğulları’ndan bir grup îmân etti, bir grup inkâr etti. O zaman îmân edenleri düşmanlarına karşı destekledik. Böylece onlar üstün geldiler.
SAFF SURESİ 14. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Ey iman edenler, Allah’ın dinine yardım edenler olun. Tıpkı Meryem oğlu Îsâ’nın, temiz giyimli, iyi niyetli, istikamet sahibi olanlara, Havarilere:
Ahmet Tekin
'Allah’a giden yolda, bana yardım edenler kimlerdir?' dediği zaman ve şartlardaki gibi. Temiz giyimli, iyi niyetli, istikamet sahibi olanlar, havariler de:
'Allah yolunun yardım edenleri biziz.' demişlerdi. İsrâiloğulları’ndan bir zümre inanmış, bir zümre de inkâr etmişti. Biz inananları, düşmanlarına karşı destekledik. Böylece üstün geldiler.