SAFF SURESİ 5. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Medine döneminde inmiştir. 14 âyettir. Sûre, adını 4. âyette geçen “saff” kelimesinden almıştır. Saff, sıra, dizi demektir.
وَإِذْ قَالَ مُوسَى لِقَوْمِهِ يَا قَوْمِ لِمَ تُؤْذُونَنِي وَقَد تَّعْلَمُونَ أَنِّي رَسُولُ اللَّهِ إِلَيْكُمْ فَلَمَّا زَاغُوا أَزَاغَ اللَّهُ قُلُوبَهُمْ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ ﴿٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve iz | ve ... olmuştu |
kâle | dedi |
mûsâ | Musa |
li kavmi-hî | kavmine |
yâ | ey! |
kavmi | kavmim |
lime | niçin? |
tu'zûne-nî | siz bana eziyet ediyorsunuz |
ve kad | ve olmuştu |
ta'lemûne | biliyorsunuz |
en-nî | benim ... olduğumu |
resûlu allâhi | Allah'ın Resûl'ü |
ileykum | size, sizin için |
fe | artık |
lemmâ | ... olunca |
zâgû | döndüler |
ezâga | döndürdü, çevirdi |
allâhu | Allah |
kulûbe-hum | onların kalpleri |
ve allâhu | ve Allah |
lâ yehdî | hidayete erdirmez |
el kavme | kavim |
el fâsikîne | fasıklar, fıska düşenler, Allah yolundan sapanlar |
Ve Hz. Musa, kavmine şöyle demişti: “Ey kavmim! Muhakkak ki ben, sizin için Allah’ın Resûl’üyüm, (böyle) olduğumu bildiğiniz halde niçin bana eziyet ediyorsunuz?” Artık onlar (Hakk’tan) dönünce, Allah da onların kalplerini döndürdü. Allah, fâsıklar kavmini hidayete erdirmez.
SAFF SURESİ 5. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Hani bir vakit Mûsa kendi milletine "Ey benim milletim!" demişti, "Benim Allah’ın Resulü olduğumu bildiğiniz halde niçin bana böyle eziyet ediyorsunuz?" Onlar batıla meyledince, Allah da onların kalplerini hakkı kabul etmekten, hakka meyletmekten uzaklaştırdı. Öyle ya, Allah yoldan çıkmakta direten bir güruha hidâyet etmez, onları, emellerine ulaştırmaz.
Suat Yıldırım