Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir.


أَئِذَا مِتْنَا وَكُنَّا تُرَابًا وَعِظَامًا أَئِنَّا لَمَبْعُوثُونَ ﴿١٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

e izâ mitnâ ve kunnâ turâben ve izâmen e innâ le meb'ûsûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e mi?
izâ olduğu zaman
mitnâ biz öldük
ve kunnâ ve biz olduk
turâben toprak
ve izâmen ve kemik
e mi
innâ muhakkak biz
le elbette, mutlaka
meb'ûsûne beas edilenler, diriltilenler

Öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuz zaman mı? Gerçekten biz, mutlaka beas edilenler (diriltilenler) mi olacağız?

SÂFFÂT SURESİ 16. Ayeti Tefhim-ul Kuran Meali

«Biz öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuzda mı, gerçekten biz mi diriltilecekmişiz?»

Tefhim-ul Kuran