SÂFFÂT SURESİ 16. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali
Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir.
أَئِذَا مِتْنَا وَكُنَّا تُرَابًا وَعِظَامًا أَئِنَّا لَمَبْعُوثُونَ ﴿١٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
e
izâ
mitnâ
ve kunnâ
turâben
ve izâmen
e
innâ
le
meb'ûsûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
e | mi? |
izâ | olduğu zaman |
mitnâ | biz öldük |
ve kunnâ | ve biz olduk |
turâben | toprak |
ve izâmen | ve kemik |
e | mi |
innâ | muhakkak biz |
le | elbette, mutlaka |
meb'ûsûne | beas edilenler, diriltilenler |
Öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuz zaman mı? Gerçekten biz, mutlaka beas edilenler (diriltilenler) mi olacağız?
SÂFFÂT SURESİ 16. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali
"Öldüğümüz, toprak ve kemik haline geldiğimiz zaman mı? Biz gerçekten diriltilecek miyiz?"
Yaşar Nuri Öztürk