Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir.


إِلَّا مَوْتَتَنَا الْأُولَى وَمَا نَحْنُ بِمُعَذَّبِينَ ﴿٥٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

illâ mevtete-nâ el ûlâ ve mâ nahnu bi muazzebîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
illâ hariç
mevtete-nâ bizim ölümümüz
el ûlâ ilk
ve mâ nahnu ve biz değiliz
bi muazzebîne azaba uğratılacak olanlar, azap edilenler, azap görecek olanlar

Bizim ilk ölümümüz hariç. Ve biz azap görecek olanlar (da) değiliz.

SÂFFÂT SURESİ 59. Ayeti Suat Yıldırım Meali

(58-61) Sonra cennetteki arkadaşlarına dönerek: "O ilk ölümümüzden sonra artık bize burada ölüm olmayacak değil mi, o azap bize hiç ulaşmayacak değil mi? Ne güzel! Şükürler olsun! İşte kurtuluş, işte büyük başarı diye buna derler. Çalışanlar, asıl, böyle bir başarı elde etmek için çalışsınlar!"

Suat Yıldırım