SEBE SURESİ 12. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını 15. âyette geçen “Sebe’ ” kelimesinden almıştır. Sebe’ (Seba), Yemen’de bulunan bir bölgenin ya da bir kabilenin adıdır.
وَلِسُلَيْمَانَ الرِّيحَ غُدُوُّهَا شَهْرٌ وَرَوَاحُهَا شَهْرٌ وَأَسَلْنَا لَهُ عَيْنَ الْقِطْرِ وَمِنَ الْجِنِّ مَن يَعْمَلُ بَيْنَ يَدَيْهِ بِإِذْنِ رَبِّهِ وَمَن يَزِغْ مِنْهُمْ عَنْ أَمْرِنَا نُذِقْهُ مِنْ عَذَابِ السَّعِيرِ ﴿١٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve | ve |
li | için, ...'e ait |
suleymâne | Süleyman |
er rîha | rüzgâr |
guduvvu-hâ | onun sabah gidişi |
şehrun | bir ay |
ve ravâhu-hâ | ve onun akşam dönüşü |
şehrun | bir ay |
ve eselnâ | ve akıttık |
lehu | ona |
ayne | pınar, kaynak |
el kıtri | erimiş bakır madeni |
ve min el cinni | ve cinlerden |
men | kim, kimse |
ya'melu | yapar |
beyne yedeyhi | elleri arasında, elinin altında, önünde |
bi izni | izni ile |
rabbi-hî | onun Rabbi |
ve men | ve kim |
yezıg | çıkar, sapar |
min-hum | onlardan |
an emri-nâ | emrimizden |
nuzık-hu | ona tattırırız |
min | ...'den |
azâbi | azap |
es saîri | alevli ateş, cehennem ateşi |
Ve sabah gidişi ile bir aylık, akşam gelişi ile bir aylık mesafeyi kateden rüzgâr, Süleyman içindi (onun emrine vermiştik). Erimiş bakırı, kaynağından onun için akıttık. Ve cinlerden, Rabbinin izniyle onun elinin altında (emrinde) çalışanlar vardı. Onlardan kim emrimizden çıkarsa, ona alevli ateşin azabını tattırırız (tattırdık).
SEBE SURESİ 12. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Süleyman'a da rüzgarı boyun eğdirdik. Sabahleyin bir aylık yol alırdı, akşamleyin de bir aylık yol. Ve erimiş bakır menbaını da, O'nun buyruğu altına sel gibi akıttık. Rabbinizin izniyle, cinlerden bir kısmı da, Süleyman'ın emrinde iş görmekte idiler. Onlardan kim, bizim emrimizden çıkıp sapacak olsa, ona çılgın ateş azabımızdan taddırırdık.
Abdullah Parlıyan