SEBE SURESİ 18. Ayeti Ali Ünal Meali
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını 15. âyette geçen “Sebe’ ” kelimesinden almıştır. Sebe’ (Seba), Yemen’de bulunan bir bölgenin ya da bir kabilenin adıdır.
وَجَعَلْنَا بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ الْقُرَى الَّتِي بَارَكْنَا فِيهَا قُرًى ظَاهِرَةً وَقَدَّرْنَا فِيهَا السَّيْرَ سِيرُوا فِيهَا لَيَالِيَ وَأَيَّامًا آمِنِينَ ﴿١٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve cealnâ
beyne-hum
ve beyne
el kurâlletî
bâraknâ
fî-hâ
kuran
zâhiraten
ve kaddernâ
fî-hâ
es seyre
sîrû
fî-hâ
leyâliye
ve eyyâmen
âminîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve cealnâ | ve kıldık, yaptık |
beyne-hum | onların arasında |
ve beyne | ve arasında |
el kurâlletî | beldeler, ülkeler |
bâraknâ | bereketlendirdik, bereketli kıldık |
fî-hâ | orada |
kuran | belde, şehir |
zâhiraten | yardım eden, sırt sırta, ardarda, arka arkaya (birbirine yakın) |
ve kaddernâ | ve takdir ettik |
fî-hâ | orada |
es seyre | seyir, yolculuk, gezme, yürüme, dolaşma |
sîrû | yürüyün, dolaşın |
fî-hâ | orada |
leyâliye | geceler, geceleyin |
ve eyyâmen | ve günler, gündüzler, gündüzleyin |
âminîne | emin olarak, korkusuz olarak |
Ve onlarla bereketli kıldığımız ülkeler arasında, arka arkaya (birbirine yakın) beldeler kıldık. Ve orada seyir (yolculuk) yapılacak yollar taktir ettik. Orada geceleri ve gündüzleri emin olarak dolaşın (yolculuk yapın) (dedik).
SEBE SURESİ 18. Ayeti Ali Ünal Meali
Onların memleketleriyle bereketlerle donattığımız (Filistin ve Şam) diyarı arasında âdeta sırt sırta vermiş ve biri diğerinden görülebilen beldeler var etmiş ve bunlar arasında düzenli ve sistemli ulaşım imkânları sağlamıştık. “Gece–gündüz tam bir rahat ve emniyet içinde yolculuklarınızı yapın!”
Ali Ünal