SEBE SURESİ 46. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını 15. âyette geçen “Sebe’ ” kelimesinden almıştır. Sebe’ (Seba), Yemen’de bulunan bir bölgenin ya da bir kabilenin adıdır.
قُلْ إِنَّمَا أَعِظُكُم بِوَاحِدَةٍ أَن تَقُومُوا لِلَّهِ مَثْنَى وَفُرَادَى ثُمَّ تَتَفَكَّرُوا مَا بِصَاحِبِكُم مِّن جِنَّةٍ إِنْ هُوَ إِلَّا نَذِيرٌ لَّكُم بَيْنَ يَدَيْ عَذَابٍ شَدِيدٍ ﴿٤٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kul
innemâ
eızu-kum
bi
vâhidetin
en
tekûmû
li allâhi
mesnâ
ve furâdâ
summe
tetefekkerû
mâ
bi sâhıbi-kum
min
cinnetin
in (in ... illâ)
huve
illâ (in ... illâ)
nezîrun
lekum
beyne yedey
azâbin
şedîdin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kul | de ki, söyle |
innemâ | ancak, sadece |
eızu-kum | size vaazediyorum, öğüt veriyorum |
bi | ile |
vâhidetin | tek, bir tane |
en | olmak, yapmak |
tekûmû | kalkın |
li allâhi | Allah için |
mesnâ | ikişer ikişer |
ve furâdâ | ve fertler (olarak), teker teker |
summe | sonra |
tetefekkerû | tefekkür edin, düşünün |
mâ | değil, yoktur |
bi sâhıbi-kum | sizin sahibiniz, arkadaşınız |
min | ...'den |
cinnetin | cinnet, delilik |
in (in ... illâ) | eğer (sadece) |
huve | o |
illâ (in ... illâ) | ancak, sadece, ...'den başka |
nezîrun | nezir, uyarıcı |
lekum | sizin için |
beyne yedey | ellerinin arasında, önünde, gelecek olan |
azâbin | bir azap |
şedîdin | şiddetli, kuvvetli |
De ki: "Size sadece tek bir şey vaazediyorum. Allah için ikişer ikişer ve teker teker kalkın. Sonra tefekkür edin." Sizin sahibinizde (arkadaşınızda) cinnet (delilik) yoktur. O, ancak sizin için önünüzdeki (gelecek olan) şiddetli azaba (karşı) bir nezirdir (uyarıcı).
SEBE SURESİ 46. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Ey Muhammed, onlara de ki; «Size bir tek öğüdüm var: İkişer ikişer ve teker teker Allah ile vicdanınızla başbaşa kalınız ve düşününüz ki, bu dostunuz deli değildir, o sadece ağır bir azabın eşiğinde sizleri uyaran bir peygamberdir.»
Seyyid Kutub