Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını 15. âyette geçen “Sebe’ ” kelimesinden almıştır. Sebe’ (Seba), Yemen’de bulunan bir bölgenin ya da bir kabilenin adıdır.


قُلْ مَا سَأَلْتُكُم مِّنْ أَجْرٍ فَهُوَ لَكُمْ إِنْ أَجْرِيَ إِلَّا عَلَى اللَّهِ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ شَهِيدٌ ﴿٤٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul mâ seeltu-kum min ecrin fe huve lekum in (in ... illâ) ecriye illâ (in ... illâ) alâ allâhi ve huve alâ kulli şey'in şehîdun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de ki, söyle
mâ seeltu-kum sizden istemedim
min ecrin bir ecir, bir ücret, karşılık
fe öyleyse
huve o
lekum sizin
in (in ... illâ) eğer (sadece)
ecriye benim ecrim, benim ücretim
illâ (in ... illâ) ancak, sadece, ...'den başka
alâ allâhi Allah'a aittir
ve huve ve o
alâ kulli şey'in herşeye
şehîdun şahittir

De ki: "Ben sizden bir ecir (ücret) istemedim. Öyleyse o (ecriniz) sizin olsun. Benim ecrim sadece Allah’a aittir. Ve O, herşeye şahittir."

SEBE SURESİ 47. Ayeti Edip Yüksel Meali

De ki, 'Ben sizden her hangi bir ücret istemiyorum; o sizin olsun. Benim ücretim ancak ALLAH'tandır. O her şeye Tanıktır.'

Edip Yüksel