Mekke döneminde inmiştir. 30 âyettir. Sûre, adını mü’minlerin Allah’a secde etmelerinden bahseden 15. âyetten almıştır.


وَأَمَّا الَّذِينَ فَسَقُوا فَمَأْوَاهُمُ النَّارُ كُلَّمَا أَرَادُوا أَن يَخْرُجُوا مِنْهَا أُعِيدُوا فِيهَا وَقِيلَ لَهُمْ ذُوقُوا عَذَابَ النَّارِ الَّذِي كُنتُم بِهِ تُكَذِّبُونَ ﴿٢٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

emmâllezîne (emmâ ellezîne) fesekû fe me'vâ-hum en nâru kulle mâ erâdû en yahrucû min-hâ uîdû fî-hâ ve kîle lehum zûkû azâbe en nâri ellezî kuntum bihî tukezzibûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
emmâllezîne (emmâ ellezîne) fakat onlar
fesekû fasıklık yaptılar
fe me'vâ-hum artık onların barınma yeri, varacağı yer
en nâru ateş
kulle mâ her defa
erâdû istediler
en yahrucû çıkmak
min-hâ oradan
uîdû iade edildiler, geri çevrildiler
fî-hâ oraya
ve kîle ve denir
lehum onlara
zûkû tadın
azâbe azabı
en nâri ellezî o ateş ki
kuntum siz ... oldunuz
bihî onu
tukezzibûne tekzip ediyorsunuz, yalanlıyorsunuz

Ve fakat fasık olanlar, onların mevası (barınağı) ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya iade edilirler (geri döndürülürler). Ve onlara: "Ateşin azabını tadın! Ki onu tekzip etmiştiniz (yalanlamıştınız)." denir.

SECDE SURESİ 20. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Doğru ve mantıklı düşünmenin, hak dinin dışına çıkan fâsıkların, âsilerin, bozguncuların mekânları ise ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde geri çevrilirler, kendilerine:
'Yalanlayıp durduğunuz, Cehennem azâbını tadın' denilir.

Ahmet Tekin