ŞEMS SURESİ 14. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 15 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “eş-Şems” kelimesinden almıştır. Şems, güneş demektir.
فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَا فَدَمْدَمَ عَلَيْهِمْ رَبُّهُم بِذَنبِهِمْ فَسَوَّاهَا ﴿١٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe
kezzebû-hu
fe
akarû-hâ
fe
demdeme
aleyhim
rabbu-hum
bi
zenbi-him
fe
sevvâ-hâ
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | fakat |
kezzebû-hu | onu tekzip ettiler, yalanladılar |
fe | sonra |
akarû-hâ | (onu ayaklarını bağlayarak devirip) kestiler |
fe | böylece, bunun üzerine, bu sebeble |
demdeme | üzerini kapladı |
aleyhim | onların |
rabbu-hum | onların Rab'leri |
bi | ile (sebebiyle) |
zenbi-him | onların günahları |
fe | sonra |
sevvâ-hâ | onu dümdüz yaptı, yerlebir etti |
Fakat onu tekzip ettiler (yalanladılar). Sonra onu (deveyi) kestiler. Günahları sebebiyle, Rab’leri onların üzerini azapla kapladı. Sonra da onu (o beldeyi) dümdüz yaptı (yerlebir etti).
ŞEMS SURESİ 14. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Buna rağmen onlar, peygamberi yalanlayıp deveyi yere devirerek kestiler. Rabları da onlara, günahları sebebiyle azâb indirdi de yerle bir etti.
Celal Yıldırım