ŞEMS SURESİ 15. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 15 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “eş-Şems” kelimesinden almıştır. Şems, güneş demektir.
وَلَا يَخَافُ عُقْبَاهَا ﴿١٥﴾
ŞEMS SURESİ 15. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve | ve |
lâ yehâfu | korkmaz, korkacak değil |
ukbâ-hâ | onun ukbasından, akıbetinden, bunun sonucundan |
Ve (Allah) onun (o beldenin ve halkının) ukbasından (akıbetinden) (helâk oluşlarından) korkacak değildir.
ŞEMS SURESİ 15. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Allah, bunun sonucundan çekinmez de!
Diyanet İşleri
Bu işin sonundan korkmazdı ki.
Abdulbaki Gölpınarlı
(Allah, bu şekilde azap etmenin) âkıbetinden korkacak değil ya!
Adem Uğur
Bu sonucun Allâh'ı korkutacak bir yanı da yok!
Ahmed Hulusi
Azılı şakî yaptığının bir bedeli olacağından korkmuyor; Sâlih de bunun ümmetine, mü’minlere bir zararı dokunacağı endişesini taşımıyordu.
Ahmet Tekin
Bunun sonundan da korkmamaktadır.
Ahmet Varol
(Allah, asla) Bunun sonucundan korkmaz.
Ali Bulaç
Allah (yaptığı bu azabın) akıbetinden korkacak değildir, (hiç bir sorumluluğu yoktur).
Ali Fikri Yavuz
Bu isin sonundan O'nun korkusu yoktur. *
Bekir Sadak
O, bunun sonundan endişe de etmez, (çünkü her işi âdil, her hükmü mutlak hikmettir).
Celal Yıldırım
Bu işin sonundan O'nun korkusu yoktur.
Diyanet İşleri (eski)
(11-15) Semûd kavmi azgınlığı yüzünden (Allah'ın elçisini) yalanladı. Onların en bedbahtı (deveyi kesmek için) atıldığında, Allah'ın Resûlü onlara: «Allah'ın devesine ve onun su hakkına dokunmayın!» dedi. Ama onlar, onu yalanladılar ve deveyi kestiler. Bunun üzerine Rableri günahları sebebiyle onlara büyük bir felâket gönderdi de hepsini helâk etti. (Allah, bu şekilde azap etmenin) âkıbetinden korkacak değil ya!
Diyanet Vakfi
Ne var ki hâlâ onların sonlarından ders alınmıyor
Edip Yüksel
Öyle ya o sonundan korkacak değil ki.
Elmalılı Hamdi Yazır
Öyle ya, O, o işin sonundan korkacak değil ki!
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Öyle ya, Allah bu işin sonundan korkacak değil ya.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Allah bu işin sonundan korkmaz.
Seyyid Kutub
(Tanrı, asla) Bunun sonucundan korkmaz.
Gültekin Onan
bunun sonundan (hiç bir vech ile) korkmayarak!
Hasan Basri Çantay
Ve (O,) bunun (bu yaptığı işin) âkıbetinden korkmaz!
Hayrat Neşriyat
Bunun sonundan hiç korkmayarak.
İbni Kesir
çünkü (onlardan) hiçbiri başlarına gelecek şeyin korkusunu taşımıyordu.
Muhammed Esed
Ve Allah Teâlâ onların bu ihlak-i akibetinden korkacak değildir.
Ömer Nasuhi Bilmen
Bu işin âkibetinden O'nun korkusu yoktur.
Ömer Öngüt
Bunun sonucundan Allah’ın bir endişesi yoktur.
Şaban Piriş
Bunun sonucundan da asla endişe etmedi.
Suat Yıldırım
(Rab) Bu işin sonundan korkmaz.
Süleyman Ateş
(Allah, asla) Bunun sonucundan korkmaz.
Tefhim-ul Kuran
Allah bunun sonucundan korkacak değil ya!
Ümit Şimşek
Allah, işin sonundan korkacak değil ya!
Yaşar Nuri Öztürk
Çünkü Allah bu işin sonundan korkmazdı ki.
Abdullah Parlıyan
Çünkü onların hiçbiri, başlarına gelecek şeyin korkusunu taşımıyordu.[765]
Bayraktar Bayraklı
Allah (yaptığı bu azabın) sonucundan korkacak değildir (hiç kimseye verecek bir hesabı yoktur).
Cemal Külünkoğlu
(Allah, asla) Bunun sonucundan da korkmaz.
Kadri Çelik
Ve O, yaptığının neticesi konusunda elbette endişe duyacak değildir; (çünkü O’nun her yaptığında en küçük bir haksızlık olmaz ve O’na yaptıklarından sorulmaz).
Ali Ünal
Ve O, bunun sonucundan korkmaz.
Harun Yıldırım
oysa ki o (kavim) kendi akıbetinden zerrece endişe etmezdi.
Mustafa İslamoğlu
(Allah) işin sonundan hiç korkmaz!
Sadık Türkmen
(Deveyi kesmenin) Sonucundan korkuları yoktu.
İlyas Yorulmaz
Ve (Allah) onun (o beldenin ve halkının) ukbasından (akıbetinden) (helâk oluşlarından) korkacak değildir.
İmam İskender Ali Mihr