ŞUARÂ SURESİ 100. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen “eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir.
فَمَا لَنَا مِن شَافِعِينَ ﴿١٠٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe
mâ
lenâ
min şâfiîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | artık, öyleyse |
mâ | yok |
lenâ | bize, bizim için |
min şâfiîne | şefaatçi |
Artık bizim için bir şefaatçi yoktur.
ŞUARÂ SURESİ 100. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(96-102) Orada putlarıyla çekişirken şöyle derler "Vallahi de, tallahi de biz besbelli bir sapıklık içinde imişiz!" "Çünkü biz sizi Rabbülâlemin ile bir tutuyorduk. Ama bizi saptıranlar da, o mücrimler oldu." "Şimdi artık ne şefaatçimiz var bizim, ne candan bir dostumuz!" "Ah! Ne olurdu, imkân olsa da dünyaya bir dönsek ve müminlerden olsaydık!"
Suat Yıldırım