ŞUARÂ SURESİ 106. Ayeti Diyanet İşleri (eski) Meali
Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen “eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir.
إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ نُوحٌ أَلَا تَتَّقُونَ ﴿١٠٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
iz
kâle
lehum
ahû-hum
nûhun
e
lâ tettekûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
iz | o zaman, olduğu zaman |
kâle | dedi |
lehum | onlara |
ahû-hum | onların kardeşi |
nûhun | Nuh |
e | mi? |
lâ tettekûne | siz takva sahibi olmayacaksınız |
Onların kardeşi Nuh (A.S) onlara: “Takva sahibi olmuyor musunuz?” demişti.
ŞUARÂ SURESİ 106. Ayeti Diyanet İşleri (eski) Meali
(106-110) Kardeşleri Nuh, onlara: 'Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin' dedi.
Diyanet İşleri (eski)