ŞUARÂ SURESİ 49. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen “eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir.
قَالَ آمَنتُمْ لَهُ قَبْلَ أَنْ آذَنَ لَكُمْ إِنَّهُ لَكَبِيرُكُمُ الَّذِي عَلَّمَكُمُ السِّحْرَ فَلَسَوْفَ تَعْلَمُونَ لَأُقَطِّعَنَّ أَيْدِيَكُمْ وَأَرْجُلَكُم مِّنْ خِلَافٍ وَلَأُصَلِّبَنَّكُمْ أَجْمَعِينَ ﴿٤٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kâle | dedi |
âmentum | siz îmân ettiniz |
lehu | ona |
kable | önce, evvel |
en âzene | benim izin vermem |
lekum | size |
inne-hu | muhakkak ki o |
le | elbette, mutlaka |
kebîru-kum | sizin büyüğünüz |
ellezî | ki o |
alleme-kum | size öğretti (öğreten) |
es sıhra | sihir, büyü |
fe | artık, öyleyse |
le | mutlaka, elbette |
sevfe | yakında |
ta'lemûne | bileceksiniz |
le | elbette, mutlaka |
ukattıanne | kestireceğim |
eydiye-kum | sizin elleriniz |
ve ercule-kum | ve sizin ayaklarınız |
min hılâfin | karşılıklı, çaprazlama |
ve le | ve mutlaka |
usallibenne-kum | sizi astıracağım |
ecmaîne | topluca, hepsi |
(Firavun): “Benim size izin vermemden evvel, siz O’na îmân ettiniz. Muhakkak ki O, size sihri öğreten büyüğünüz (ustanız). Artık yakında elbette bileceksiniz. Ellerinizi ve ayaklarınızı mutlaka çaprazlama kestireceğim. Ve sizin hepinizi mutlaka astıracağım.” dedi.
ŞUARÂ SURESİ 49. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Firavun: “Ben size izin vermeden, O'na inanıyorsunuz öyle mi?” diye çıkıştı. “Size büyüyü öğreten ustanız bu olmalı mutlaka. Fakat yakında, nasıl intikam alacağımı göreceksiniz. Bana karşı gelmenizden dolayı ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlama keseceğim sonra hepinizi asacağım!” dedi.
Abdullah Parlıyan