Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen “eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir.


وَإِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْفِينِ ﴿٨٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve izâ maridtu fe huve yeşfî-ni
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve izâ ve olduğu zaman
maridtu ben hasta oldum
fe o zaman
huve o (odur)
yeşfî-ni bana şifa verir

Ve hastalandığım zaman bana şifa veren, O’dur.

ŞUARÂ SURESİ 80. Ayeti Diyanet İşleri (eski) Meali

(75-83) İbrahim: 'Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı görüyor musunuz? Doğrusu onlar benim düşmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, doğru yola eriştiren de O'dur. Beni yediren de, içiren de O'dur. Hasta olduğumda bana O şifa verir. Beni öldürecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gününde yanılmalarımı bana bağışlamasını umduğum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat.

Diyanet İşleri (eski)