ŞÛRÂ SURESİ 13. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 53 âyettir. Sûre, adını 38. âyette geçen “Şûrâ” kelimesinden almıştır. Şûrâ, danışma demektir.
شَرَعَ لَكُم مِّنَ الدِّينِ مَا وَصَّى بِهِ نُوحًا وَالَّذِي أَوْحَيْنَا إِلَيْكَ وَمَا وَصَّيْنَا بِهِ إِبْرَاهِيمَ وَمُوسَى وَعِيسَى أَنْ أَقِيمُوا الدِّينَ وَلَا تَتَفَرَّقُوا فِيهِ كَبُرَ عَلَى الْمُشْرِكِينَ مَا تَدْعُوهُمْ إِلَيْهِ اللَّهُ يَجْتَبِي إِلَيْهِ مَن يَشَاء وَيَهْدِي إِلَيْهِ مَن يُنِيبُ ﴿١٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
şeraa | şeriat kıldı |
lekum | size, sizin için |
min ed dîni | dinden, dinde |
mâ vassâ | vasiyet ettiği şey, farz kıldığı şey |
bi-hi | onu, onunla |
nûhan | Nuh |
ve ellezî | ve o |
evhaynâ | biz vahyettik |
ileyke | sana |
ve mâ vassaynâ | ve vasiyet ettiğimiz şey, farz kıldığımız şey |
bi-hi | onu, onunla |
ibrâhîme | İbrâhîm |
ve mûsâ | ve Musa |
ve îsâ | ve İsa |
en ekîmû | ikame etmeleri, ayakta, hayatta tutmaları |
ed dîne | dîn |
ve lâ teteferrakû | ve ayrılığa düşmeyin, fırkalara ayrılmayın |
fî-hi | onda, onun hakkında |
kebure | büyük oldu, ağır geldi |
alâ el muşrikîne | müşriklere |
mâ ted'û-hum | onları davet ettiğin şey, çağırdığın şey |
ileyhi | ona, kendisine |
allâhu | Allah |
yectebî | seçer |
ileyhi | ona, kendisine |
men | kimse, kişi |
yeşâu | diler |
ve yehdî | ve hidayete erdirir, ulaştırır |
ileyhi | ona, kendisine |
men | kimse, kişi |
yunîbu | yönelir |
(Allah) dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey (Allah’a ulaşmayı dileme) müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine ulaştırır (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaştırır).
ŞÛRÂ SURESİ 13. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Allah, Nûh’a tekrar tekrar tavsiye ettiği dinî kuralları, sana vahyettiğimizi, İbrâhim’e, Mûsâ’ya ve Îsâ’ya tekrarladığımız tavsiyelerimizi size açıklayarak şeriat haline getirdi.
Ahmet Tekin
'Bütün peygamberlere tavsiye edilen esasları içeren bu dini, medenî kuralları açıkça ortaya koyup uygulayarak, şeriatı ayakta tutun. İnsanlığın bu tek hak dininden ayrı kalarak, dinde ayrılık yaratmayın, dinî esaslarda ihtilâfa düşmeyin, farklı yollara gitmeyin.' buyurdu. Fakat, senin, kendilerini davet ettiğin dinî esasları, tevhid esaslarını kabul, senin peygamberliğine ve Kur’ân’a iman, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a ortak koşan müşriklere, Allah’a imanın gerektirdiği esasları inkâr edenlere ağır geldi. Allah sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimseleri kendisine peygamber seçer. Kendisine yöneleni, yoluna baş koyanı da doğru ve hak yolda başarıya ulaştırır.