Mekke döneminde inmiştir. 53 âyettir. Sûre, adını 38. âyette geçen “Şûrâ” kelimesinden almıştır. Şûrâ, danışma demektir.


وَمَا أَنتُم بِمُعْجِزِينَ فِي الْأَرْضِ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ اللَّهِ مِن وَلِيٍّ وَلَا نَصِيرٍ ﴿٣١﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve mâ entum bi mu'cizîne fî el ardı ve mâ lekum min dûni allâhi min veliyyin ve lâ nasîrin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve mâ entum ve siz değilsiniz
bi mu'cizîne aciz bırakacak olanlar, bırakanlar
fî el ardı arzda, yeryüzünde
ve mâ ve yoktur
lekum sizin için
min dûni allâhi Allah'tan başka
min veliyyin bir velî, dost
ve lâ ve yoktur
nasîrin bir yardımcı

Yeryüzünde siz, aciz bırakabilecek olanlar değilsiniz. Ve sizin için Allah’tan başka bir dost ve yardımcı yoktur.

ŞÛRÂ SURESİ 31. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Ve yeryüzünde sizler O'nu, yapacağından aciz bırakamazsınız, size vereceği bela ve musibetlere de engel olamazsınız. Sizin için Allah'tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.

Abdullah Parlıyan