Mekke döneminde inmiştir. 53 âyettir. Sûre, adını 38. âyette geçen “Şûrâ” kelimesinden almıştır. Şûrâ, danışma demektir.


وَلَمَن صَبَرَ وَغَفَرَ إِنَّ ذَلِكَ لَمِنْ عَزْمِ الْأُمُورِ ﴿٤٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve le men sabere ve gafere inne zâlike le min azmi el umûri
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve le ve elbette, gerçekten
men kim, kimse
sabere sabretti
ve gafere ve affetti, bağışladı
inne muhakkak ki, gerçekten
zâlike bu
le elbette, gerçekten
min ...'den
azmi azîm, büyük
el umûri işler

Ve elbette kim sabreder ve bağışlarsa muhakkak ki bu, gerçekten azîm (büyük) işlerdendir.

ŞÛRÂ SURESİ 43. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

(43-44) Ve elbette her kim sabreder ve (kötülüğü) setrederse şüphe yok ki bu, azmolunacak emirlerdendir. Ve Allah kimi sapıklıkta bırakırsa artık onun için ondan sonra bir velî yoktur. Ve zalimleri göreceksin ki, azabı gördükleri zaman diyeceklerdir ki: «Acaba geri dönmeye bir yol var mıdır?»

Ömer Nasuhi Bilmen