ŞÛRÂ SURESİ 7. Ayeti Muhammed Esed Meali
Mekke döneminde inmiştir. 53 âyettir. Sûre, adını 38. âyette geçen “Şûrâ” kelimesinden almıştır. Şûrâ, danışma demektir.
وَكَذَلِكَ أَوْحَيْنَا إِلَيْكَ قُرْآنًا عَرَبِيًّا لِّتُنذِرَ أُمَّ الْقُرَى وَمَنْ حَوْلَهَا وَتُنذِرَ يَوْمَ الْجَمْعِ لَا رَيْبَ فِيهِ فَرِيقٌ فِي الْجَنَّةِ وَفَرِيقٌ فِي السَّعِيرِ ﴿٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kezâlike
evhaynâ
ileyke
kur'ânen
arabiyyen
li tunzira
umme el kurâ
ve men
havle-hâ
ve tunzira
yevme el cem'i
lâ raybe
fî-hi
ferîkun
fî el cenneti
ve ferîkun
fî es saîri
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kezâlike | ve işte böyle, böylece |
evhaynâ | biz vahyettik |
ileyke | sana |
kur'ânen | Kur'ân |
arabiyyen | Arapça |
li tunzira | uyarman için |
umme el kurâ | şehirlerin anası |
ve men | ve kimse(ler) |
havle-hâ | onun etrafında |
ve tunzira | ve uyarırsın |
yevme el cem'i | toplanma günü |
lâ raybe | şüphe yoktur |
fî-hi | onun hakkında |
ferîkun | bir kısım, bir grup |
fî el cenneti | cennette |
ve ferîkun | ve bir kısım, bir grup |
fî es saîri | alevli ateş içinde, cehennemde |
İşte böylece sana, Arapça Kur’ân’ı vahyettik, şehirlerin anasını (Mekke halkını) ve onun etrafındakileri, hakkında şüphe olmayan toplanma günü (kıyâmet günü) ile uyarman için. Onların bir kısmı cennette ve bir kısmı alevli ateştedir (cehennemde)dir.
ŞÛRÂ SURESİ 7. Ayeti Muhammed Esed Meali
(Sana sadece Bizim mesajımız emanet edilmiştir:) işte Biz sana Arap dilinde bir hitabe gönderdik ki, bütün kentlerin atasını ve çevresinde oturanları uyarabilesin; yani, (varlığı) her türlü şüphenin üstünde olan Toplanma Günü'ne karşı (onları) uyarasın. (O Gün) bazısı cennete girecek, bazısı da yakıcı ateşe.
Muhammed Esed