Medine döneminde inmiştir. 12 âyettir. Sûre, adını işlediği konudan almıştır. “Talâk“ boşamak demektir.


وَيَرْزُقْهُ مِنْ حَيْثُ لَا يَحْتَسِبُ وَمَن يَتَوَكَّلْ عَلَى اللَّهِ فَهُوَ حَسْبُهُ إِنَّ اللَّهَ بَالِغُ أَمْرِهِ قَدْ جَعَلَ اللَّهُ لِكُلِّ شَيْءٍ قَدْرًا ﴿٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve yerzuk-hu min haysu lâ yahtesibu ve men yetevekkel alâ allâhi fe huve hasbu-hu inne allâhe bâligu emri-hî kad ceale allâhu li kulli şey'in kadren
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve yerzuk-hu ve onu rızıklandırır
min haysu yerden
lâ yahtesibu hesaba katmadı, hesap etmedi
ve men ve kim
yetevekkel tevekkül eder
alâ allâhi Allah'a
fe huve o zaman, artık o
hasbu-hu ona yeter, kâfidir
inne muhakkak ki
allâhe Allah
bâligu gerçekleştiren, yerine getiren
emri-hî kendi emrini, işini
kad olmuştur
ceale kıldı, yaptı
allâhu Allah
li için
kulli her
şey'in şey
kadren kader, ölçü, miktar

Ve hesap etmediği (aklına gelmeyen) bir yerden onu rızıklandırır. Kim Allah’a tevekkül ederse, artık ona O (Allah) kâfidir. Muhakkak ki Allah, emrini (işini) yerine getirendir. Allah herşey için bir kader tayin etmiştir.

TALÂK SURESİ 3. Ayeti Diyanet İşleri (eski) Meali

(2-3) Kadınların iddet süreleri biteceğinde, onları ya uygun bir şekilde alıkoyun, ya da onlardan ayrılın; içinizden de iki adil şahit getirin; şahidliği Allah için yapın; işte bu, Allah'a ve ahiret gününe inanan kimseye verilen öğüttür. Allah, kendisine karşı gelmekten sakınan kimseye kurtuluş yolu sağlar, ona beklemediği yerden rızık verir. Allah'a güvenen kimseye O yeter. Allah, buyruğunu yerine getirendir. Allah her şey için bir ölçü var etmiştir.

Diyanet İşleri (eski)