TEGÂBUN SURESİ 10. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Medine döneminde inmiştir. 18 âyettir. Sûre, adını 9. âyette geçen “et-Teğâbun” kelimesinden almıştır. Teğâbun, aldanma demektir. İnanmayanların aldanışları, Kıyamet gününde açıkça ortaya çıkacağı için bugüne “Yevmü’t-Teğâbun (aldanma günü)” denmiştir.
وَالَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ خَالِدِينَ فِيهَا وَبِئْسَ الْمَصِيرُ ﴿١٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve ellezîne
keferû
ve kezzebû
bi âyâti-nâ
ulâike
ashâbu en nâri
hâlidîne
fî-hâ
ve bi'se
el masîru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve ellezîne | ve onlar, ... olanlar |
keferû | inkâr ettiler |
ve kezzebû | ve yalanladılar |
bi âyâti-nâ | âyetlerimizi |
ulâike | işte onlar |
ashâbu en nâri | ateş halkı, ateş ehli |
hâlidîne | ebediyyen kalacak olanlar |
fî-hâ | orada, onun içinde |
ve bi'se | ve (ne) kötü |
el masîru | varış yeri, ulaşılacak yer, ulaşılan yer |
Âyetlerimizi inkâr edenler ve yalanlayanlar; işte onlar, ateş ehlidirler, orada (cehennemde) ebediyyen kalacak olanlardır. Ve (o) ne kötü varış yeri (ulaşılacak yer).
TEGÂBUN SURESİ 10. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, küfre saplananlar, âyetlerimizi, Kur’ân’ımızı, ilkelerimizi yalanlayanlar, işte onlar Cehennem ehlidirler. Orası ne kötü bir cezalandırma ve nihaî dönüş yeridir.
Ahmet Tekin