TEGÂBUN SURESİ 9. Ayeti Edip Yüksel Meali
Medine döneminde inmiştir. 18 âyettir. Sûre, adını 9. âyette geçen “et-Teğâbun” kelimesinden almıştır. Teğâbun, aldanma demektir. İnanmayanların aldanışları, Kıyamet gününde açıkça ortaya çıkacağı için bugüne “Yevmü’t-Teğâbun (aldanma günü)” denmiştir.
يَوْمَ يَجْمَعُكُمْ لِيَوْمِ الْجَمْعِ ذَلِكَ يَوْمُ التَّغَابُنِ وَمَن يُؤْمِن بِاللَّهِ وَيَعْمَلْ صَالِحًا يُكَفِّرْ عَنْهُ سَيِّئَاتِهِ وَيُدْخِلْهُ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ذَلِكَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ ﴿٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yevme | gün |
yecmeu-kum | sizi toplayacak |
li yevmi | gün için |
el cem'i | toplanma |
zâlike | işte bu (işte o) |
yevmu | gün |
et tegâbuni | aldanma, karşılıklı aldanış ve aldatma, dünyada aldananların ortaya çıkması |
ve men | ve kim |
yu'min | îmân eder |
bi allâhi | Allah'a |
ve ya'mel sâlihan | ve salih amel işler, nefs tezkiyesi yapar |
yukeffir | örter |
an-hu | ondan |
seyyiâti-hî | onun günahları |
ve yudhil-hu | ve onu dahil eder, sokar, koyar |
cennâtin | cennetler |
tecrî | akar |
min tahti-hâ | onun altından |
el enhâru | nehirler |
hâlidîne | devamlı kalacak olanlar |
fî-hâ | orada |
ebeden | ebedî, ebediyyen |
zâlike | işte bu |
el fevzu | fevz, kurtuluş |
el azîmu | büyük |
Sizi toplanma günü için biraraya toplayacağı gün, işte o, aldanma günüdür. Ve kim Allah’a îmân eder ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa, onun seyyiatini (günahlarını) örter. Ve orada ebediyyen kalmak üzere, altından nehirler akan cennetlere koyar. İşte bu fevz-ül azîmdir (büyük kurtuluştur).
TEGÂBUN SURESİ 9. Ayeti Edip Yüksel Meali
Gün gelir, sizi toplanma günü için toplarız. Bu, aldanma günüdür. Kim ALLAH'a inanır ve erdemli davranırsa, kötülüklerini örter ve onu altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Orada ebedi kalırlar. Büyük başarı işte budur.
Edip Yüksel