Mekke döneminde inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “küvviret” fiilinin mastarından almıştır. Tekvîr, dürmek demektir.


الْجَوَارِ الْكُنَّسِ ﴿١٦﴾


TEKVÎR SURESİ 16. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

el cevâri el kunnesi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
el cevâri cevalan eden, akıp giden, dönen yörünge
el kunnesi yörünge üzerinde dönen (merkezî çekim kuvvetinin etrafında, merkezkaç kuvveti etkisiyle dengede olarak dönen)

Cevalan edene (merkezî çekim kuvvetinin etrafında, yörüngede dönene).

TEKVÎR SURESİ 16. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

(15-16) Andolsun, bir görünüp bir sinenlere, akıp gidip kaybolanlara,

Diyanet İşleri

Doğup yürüyen ve burçlarına giren yıldızlara.

Abdulbaki Gölpınarlı

O akıp akıp yuvasına gidenlere,

Adem Uğur

El Cevar'e, El Künnes'e (yörüngelerinde seyrederken aynı zamanda burçların etki alanlarında dolaşanlar - gezegenler),

Ahmed Hulusi

Yörüngelerinde dönen ve gizlenen yıldızlara, çekirdek etrafında yuvalarında akıp giden elektronlara, pusan boyutlara doğru akan kvantlara yemin ederim.

Ahmet Tekin

Dolaşıp yuvalarına giren gezegenlere,

Ahmet Varol

Bir akış içinde yerini alanlara;

Ali Bulaç

Dolaşıb dolaşıb yuvasına giren gezegenlere,

Ali Fikri Yavuz

(15-16) Gunduz sinip geceleri gozuken gezegenlere and olsun;

Bekir Sadak

(Geceleyin) ortaya çıkıp gözükenlere,

Celal Yıldırım

(15-16) Gündüz sinip geceleri gözüken gezegenlere and olsun;

Diyanet İşleri (eski)

(15-16) Hayır! Akıp giden, bir kaybolup bir etrafı aydınlatan yıldızlara andolsun,

Diyanet Vakfi

Akıp deliklerine girenlere.

Edip Yüksel

O akıp akıp yuvasına girenlere

Elmalılı Hamdi Yazır

o akıp akıp yuvasına girenlere,

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

O akıp akıp yuvasına gidenlere,

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Akıp giderken ışık verenlere.

Seyyid Kutub

Bir akış içinde yerini alanlara;

Gültekin Onan

Akıb akıb yuvalarına giden (yıldız) lara,

Hasan Basri Çantay

(15-16) Artık yemîn ederim, (yörüngesini tamamlayıp) geri dönen o yıldızlara; o akıp akıp (gün ışıdığında) gizlenenlere!

Hayrat Neşriyat

Akıp akıp yuvalarına girenlere;

İbni Kesir

yörüngelerinde akan ve kaybolan gezegenleri,

Muhammed Esed

Akıp saklanıveren (seyyare)lere.

Ömer Nasuhi Bilmen

(Gece) ortaya çıkıp gözükenlere.

Ömer Öngüt

Bir akış içinde yerini alanlara.

Şaban Piriş

Dolaşıp dolaşıp yuvalarına, yörüngelerine giren gezegenlere...

Suat Yıldırım

Akıp gidenlere, dönüp saklananlara,

Süleyman Ateş

Bir akış içinde yerini alanlara;

Tefhim-ul Kuran

Ve akıp süpürenlere,

Ümit Şimşek

Akıp akıp giderek yuvasına girenlere,

Yaşar Nuri Öztürk

yörüngelerinde akıp giden tüm gezegenlere,

Abdullah Parlıyan

(15-16) Kara deliklere, ak deliklere yemin olsun,

Bayraktar Bayraklı

(15-16) (Hayır yine) yemin ederim, (geceleyin görünüp gündüz) sönen yıldızlara, dönüp dolaşıp yuvasına giren gezegenlere.

Cemal Külünkoğlu

O akıp akıp gizlenenlere.

Kadri Çelik

Ve tekrar ortaya çıkıp sonra yine gizlenen; nihayet gözden büsbütün uzaklaşanlara;

Ali Ünal

Bir akış içinde yerini alanlara;

Harun Yıldırım

yuvalarına giren yıldız ve gezegenlere,

Mustafa İslamoğlu

Yörüngesinde dönerek akıp gidenlere!

Sadık Türkmen

Gökyüzünde gezip duran gezegenlere.

İlyas Yorulmaz

Cevalan edene (merkezî çekim kuvvetinin etrafında, yörüngede dönene).

İmam İskender Ali Mihr