TEVBE SURESİ 103. Ayeti Ali Ünal Meali
Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.
خُذْ مِنْ أَمْوَالِهِمْ صَدَقَةً تُطَهِّرُهُمْ وَتُزَكِّيهِم بِهَا وَصَلِّ عَلَيْهِمْ إِنَّ صَلاَتَكَ سَكَنٌ لَّهُمْ وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ ﴿١٠٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
huz | al |
min emvâli-him | onların mallarından |
sadakaten | sadaka olarak |
tutahhiru-hum | onları temizle |
ve tuzekkî-him | ve onları tezkiye et |
bi-hâ | onunla |
ve salli | ve dua et |
aleyhim | onlara |
inne | muhakkak ki |
salâte-ke | senin duan |
sekenun | sekine, huzur, sukûn |
lehum | onlar için |
ve allâhu | ve Allah |
semîun | en iyi işiten |
alîmun | en iyi bilen |
Onların mallarından sadaka olarak al ve onunla, onları temizle ve tezkiye et ve onlara dua et, muhakkak ki; senin duan onlar için bir sekînedir (sukûnettir). Ve Allah; Sem’î (en iyi işiten)dir, Alîm (en iyi bilen)dir.
TEVBE SURESİ 103. Ayeti Ali Ünal Meali
Onların (zekâta tâbi ve kendisinden sadaka verilebilecek bütün) mallarından farz olan zekâtı, ayrıca sadakayı, bir de kefaret olarak ve Allah yolunda hizmetler için kendi arzularıyla verdiklerini al ki, bununla onları arındırasın ve iyiliklerinin bereketlenmesine, samimiyet ve ihlâsta derece kazanmalarına sebep olasın. Ayrıca, onlar hakkında dua et. Hiç şüphesiz senin duan, onlar için bir huzur ve tatmin vesilesidir. Allah, (her sözü) hakkıyla işitendir; (her şeyi, bu arada kullarının hallerini ve ihtiyaçlarını) hakkıyla bilendir.
Ali Ünal