TEVBE SURESİ 115. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.
وَمَا كَانَ اللّهُ لِيُضِلَّ قَوْمًا بَعْدَ إِذْ هَدَاهُمْ حَتَّى يُبَيِّنَ لَهُم مَّا يَتَّقُونَ إِنَّ اللّهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ ﴿١١٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve mâ kâne allâhu | ve Allah olmadı, değildir |
li yudılle | saptıracak, dalâlette bırakacak |
kavmen | bir kavmi |
ba'de | sonra |
iz hedâ-hum | onları hidayete erdirdiği zaman |
hattâ | oluncaya kadar |
yubeyyine | açıklanır, belli olur |
lehum | onlara |
mâ yettekûne | takva sahibi olacakları şeyler (sakınmaları gerekecek şeyler) |
inne allâhe | şüphesiz Allah |
bi kulli şey'in | herşeyi |
alîmun | en iyi bilen |
Allah, bir kavmi hidayete erdirdikten sonra, takva sahibi olacakları şeyler onlara açıklanıncaya kadar (açıklanmadıkça) (o kavmi), dalâlete düşürecek (saptıracak) değildir. Muhakkak ki Allah, herşeyi en iyi bilendir.
TEVBE SURESİ 115. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Hem Allah hiç bir topluluğu, -(akıl, fıtrat ve irade ile) doğru yolu gösterdikten sonra (bile)- korunup sakınacakları şeyleri kendilerine bütünüyle açıklamadıktan sonra sapıklıkla suçlamaz. Elbette her şeyi bilen sadece Allah'tır.
Mustafa İslamoğlu