Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


وَإِن نَّكَثُواْ أَيْمَانَهُم مِّن بَعْدِ عَهْدِهِمْ وَطَعَنُواْ فِي دِينِكُمْ فَقَاتِلُواْ أَئِمَّةَ الْكُفْرِ إِنَّهُمْ لاَ أَيْمَانَ لَهُمْ لَعَلَّهُمْ يَنتَهُونَ ﴿١٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve in nekesû eymâne-hum min ba'di ahdi-him ve taanû fî dîni-kum fe kâtilû eimmete el kufri inne-hum lâ eymâne lehum lealle-hum yentehûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve in ve eğer
nekesû ihlâl ettiler, bozdular
eymâne-hum yeminlerini
min ba'di ahdi-him ahdlerinden sonra
ve taanû ve ayıpladılar, yerdiler, dil uzattılar
fî dîni-kum sizin dîniniz hakkında
fe kâtilû o zaman savaşın, öldürün
eimmete el kufri küfrün liderleri, önderleri
inne-hum muhakkak onlar, çünkü onlar
lâ eymâne yeminleri yoktur
lehum onların
lealle-hum umulur ki böylece onlar
yentehûne vazgeçerler

Ve ahdlerinden sonra şâyet yeminlerini bozarlarsa ve dîniniz hakkında dil uzatırlarsa o taktirde küfrün önderleri ile savaşın. Çünkü onların (muhakkak ki; onların), yeminleri yoktur. Böylece (umulur ki) vazgeçerler.

TEVBE SURESİ 12. Ayeti Ali Bulaç Meali

Ve eğer antlaşmalardan sonra, yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hınç besleyip saldırırlarsa, bu durumda küfrün önderleriyle çarpışın. Çünkü onlar, yeminleri olmayan kimselerdir; belki cayarlar.

Ali Bulaç