TEVBE SURESİ 121. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.
وَلاَ يُنفِقُونَ نَفَقَةً صَغِيرَةً وَلاَ كَبِيرَةً وَلاَ يَقْطَعُونَ وَادِيًا إِلاَّ كُتِبَ لَهُمْ لِيَجْزِيَهُمُ اللّهُ أَحْسَنَ مَا كَانُواْ يَعْمَلُونَ ﴿١٢١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve lâ yunfikûne | ve infâk etmezler, vermezler (ki) |
nefakaten | bir nafaka |
sagîraten | küçük |
ve lâ | ve olmaz |
kebîraten | büyük |
ve | ve |
lâ yaktaûne | geçmezler (ki) |
vâdien | bir vadi |
illâ | ...’den başka, olmaz, olmasın |
kutibe | yazıldı |
lehum | onlara, onlar için, onların üzerine |
lî yeczîye-hum allâhu | Allah'ın onları cezalandırması, mükâfatlandırması için
(cezalandırma; negatif veya pozitif karşılık verme) |
ahsene | en güzel |
mâ kânû | oldukları şeyi |
ya'melûne | yapıyorlar |
Ve küçük ve büyük bir nafaka, infâk etmezler (vermezler) ve bir vadiyi geçmezler ki; Allah’ın, onların yaptıklarını en ahsen (en güzel) şekilde mükâfatlandırması için onların üzerine yazılmış olmasın.
TEVBE SURESİ 121. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Ve yine o mü'minler, az ya da çok, Allah için ne zaman bir harcamada bulunsalar, yeryüzünde Allah için ne zaman bir yol alsalar, bu onların hesabına sevap olarak kaydedilmektedir ki, Allah onları yaptıklarının en güzeliyle mükafatlandırsın.
Abdullah Parlıyan