Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


إِنَّمَا النَّسِيءُ زِيَادَةٌ فِي الْكُفْرِ يُضَلُّ بِهِ الَّذِينَ كَفَرُواْ يُحِلِّونَهُ عَامًا وَيُحَرِّمُونَهُ عَامًا لِّيُوَاطِؤُواْ عِدَّةَ مَا حَرَّمَ اللّهُ فَيُحِلُّواْ مَا حَرَّمَ اللّهُ زُيِّنَ لَهُمْ سُوءُ أَعْمَالِهِمْ وَاللّهُ لاَ يَهْدِي الْقَوْمَ الْكَافِرِينَ ﴿٣٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

innemâ en nesîu ziyâdetun fî el kufri yudallu bi-hi ellezîne keferû yuhillûne-hu âmen ve yuharrimûne-hu âmen li yuvâtiû iddete mâ harrame allâhu fe yuhillû mâ harrame allâhu zuyyine lehum sûu a'mâli-him vallâhu (ve allâhu) lâ yehdî el kavme el kâfirîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
innemâ ancak, sadece
en nesîu unutma, terketme, erteleme
ziyâdetun arttırmaktır, ziyade etmektir, artıştır
fî el kufri inkârda, küfürde
yudallu saptırılır
bi-hi onunla
ellezîne keferû kâfirler, inkâr eden kimseler
yuhillûne-hu onu helâl yapıyorlar, sayıyorlar
âmen bir yıl
ve yuharrimûne-hu ve onu haram kılıyorlar
âmen bir yıl
li yuvâtiû uygun hale gelmesi için, uyması için
iddete adet
mâ harrame allâhu Allah'ın haram kıldığı şey
fe yuhillû böylece helâl sayıyorlar
mâ harrame allâhu Allah'ın haram kıldığı şey
zuyyine süslendi, güzel gösterildi
lehum onlara
sûu kötülük, kötü
a'mâli-him onların amelleri
vallâhu (ve allâhu) ve Allah
lâ yehdî hidayete erdirmez
el kavme el kâfirîne kâfir kavmi

(Haram ayları) terketmek (ertelemek) ancak küfürde artıştır. Kâfirler onunla saptırılır. Allah’ın haram ettiği şeyin (haram ayların) adedinin (müddetinin) uyması için onu (tehir edilen, ertelenen ayı) bir yıl helâl sayarlar ve onu (tehir edilen, ertelenen ayı) bir yıl haram sayarlar. Böylece Allah’ın haram ettiği şeyi helâl sayarlar. Onların kötü amelleri onlara süslendi (güzel gösterildi). Ve Allah, kâfir kavmi hidayete erdirmez.

TEVBE SURESİ 37. Ayeti Ali Ünal Meali

(Arzu ettikleri ayda savaşı caiz kılmak veya Hac mevsimini yılın istedikleri ayına denk getirmek gibi maksatlarla) Haram Aylar’da ertelemeye giderek ayların hürmetini değiştirmek, aynı şekilde, Allah’ın haram kıldığını helâl, helâl kıldığını haramlaştırmak için vakitlerde değişiklik yapmak sadece küfürde ileri gitmektir ki, küfredenler böyle yapmakla büsbütün sapıklığa sürüklenmektedirler. Bu şekilde hürmetini değiştirdikleri ayı bir yıl helâl bir yıl da haram ay sayarlar ki, Allah’ın haram kıldığına sayıca uysunlar da, varsın Allah’ ın haram ettiğini helâl kılmış olsunlar. Yaptıkları işlerin kötülüğü kendilerine (şeytan tarafından) süslenmekte ve dolayısıyla güzel görünmektedir. Oysa Allah, (kalbleri imana karşı mühürlenmiş böylesi) kâfirler güruhunu hidayete erdirmez, maksatlarına ulaştırmaz.

Ali Ünal