Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


إِلاَّ الَّذِينَ عَاهَدتُّم مِّنَ الْمُشْرِكِينَ ثُمَّ لَمْ يَنقُصُوكُمْ شَيْئًا وَلَمْ يُظَاهِرُواْ عَلَيْكُمْ أَحَدًا فَأَتِمُّواْ إِلَيْهِمْ عَهْدَهُمْ إِلَى مُدَّتِهِمْ إِنَّ اللّهَ يُحِبُّ الْمُتَّقِينَ ﴿٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

illâ ellezîne âhedtum min el muşrikîne summe lem yankusû-kum şey'en ve lem yuzâhirû aleykum ehaden fe etimmû ileyhim ahde-hum ilâ muddeti-him inne allâhe yuhıbbu el muttekîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
illâ hariç, müstesna
ellezîne âhedtum ahdleştiğiniz kimseler, ahd aldığınız
min el muşrikîne müşriklerden
summe sonra
lem yankusû-kum sizden naksetmez, sizden eksiltmez, size haksızlık etmez
şey'en bir şey
ve lem yuzâhirû ve yardımlaşmazlar, arka çıkmazlar
aleykum size karşı
ehaden birisi
fe etimmû o taktirde tamamlayın
ileyhim onlara
ahde-hum onların ahdi
ilâ muddeti-him onların müddetine kadar
inne allâhe muhakkak ki Allah
yuhıbbu sever
el muttekîne takva sahipleri

Müşriklerden ahd aldığınız kimselerden, sonradan sizden bir şey eksiltmeyenler ve size karşı birisiyle (hiç kimseyle) yardımlaşmayanlar müstesna. O taktirde onlara, onların müddetine kadar ahdlerini tamamlayın. Muhakkak ki Allah, takva sahiplerini sever.

TEVBE SURESİ 4. Ayeti Ahmet Varol Meali

Ancak kendileriyle antlaşma yaptığınız müşriklerden size karşı herhangi bir eksiklik yapmayan ve aleyhinize kimseyle yardımlaşmayanlar müstesnadır. Onlarla olan antlaşmanızı belirlenmiş süreye kadar devam ettirin. Allah sakınanları sever.

Ahmet Varol