Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


قُل لَّن يُصِيبَنَا إِلاَّ مَا كَتَبَ اللّهُ لَنَا هُوَ مَوْلاَنَا وَعَلَى اللّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ ﴿٥١﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul len yusîbe-nâ illâ mâ ketebe allâhu lenâ huve mevlâ-nâ ve alâ allâhi fe li yetevekkeli el mu'minûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de ki
len asla olmaz
yusîbe-nâ bize isabet eder
illâ ...'den başka, ancak, dışında
mâ ketebe allâhu Allah'ın yazdığı şey
lenâ bizim için, bize
huve O
mevlâ-nâ bizim Mevlâ'mız
ve alâ allâhi ve Allah'a
fe li yetevekkeli artık tevekkül etsinler (güvensinler)
el mu'minûne mü'minler

De ki: “Allah’ın bize yazdığı şeyden başkası, bize asla isabet etmez. O, bizim Mevlâ’mızdır.” Ve artık mü’minler, Allah’a tevekkül etsinler.

TEVBE SURESİ 51. Ayeti Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) Meali

De ki: «Hiçbir zaman bize Allah'ın bizim için takdir ettiğinden başkası dokunmaz. O bizim mevlamızdır. Müminler yalnızca Allah'a tevekkül etsinler.»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)