TEVBE SURESİ 6. Ayeti Ali Ünal Meali
Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.
وَإِنْ أَحَدٌ مِّنَ الْمُشْرِكِينَ اسْتَجَارَكَ فَأَجِرْهُ حَتَّى يَسْمَعَ كَلاَمَ اللّهِ ثُمَّ أَبْلِغْهُ مَأْمَنَهُ ذَلِكَ بِأَنَّهُمْ قَوْمٌ لاَّ يَعْلَمُونَ ﴿٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve in | ve eğer |
ehadun | biri, birisi |
min el muşrikîne | müşriklerden |
istecâre-ke | senden yardım, himaye ister |
fe ecir-hu | o taktirde himaye et, koru |
hattâ yesmea | işitinceye, duyana kadar |
kelâme allâhi | Allah'ın sözü |
summe | sonra |
eblig-hu | onu ulaştır |
me'mene-hu (mâ emene-hu) | onu, emin olduğu yere (şeye) |
zâlike | işte bu |
bi enne-hum | onların, ..... olması sebebiyle, dolayısıyla |
kavmun | bir kavim |
lâ ya'lemûne | bilmeyen |
Ve eğer müşriklerden birisi senden yardım isterse, o taktirde, Allah’ın kelâmını işitinceye kadar onu himaye et. Sonra onu emin olduğu yere ulaştır. İşte bu, onların bilmeyen bir kavim olmalarından dolayıdır.
TEVBE SURESİ 6. Ayeti Ali Ünal Meali
Bundan ayrı olarak, müşriklerden herhangi bir kimse senden sığınma hakkı isteğiyle yanına gelmek dilerse, ona güvence ver ve kendisini kabul et; hem böylece Allah’ın Kelâmı’nı dinleme imkânı da bulmuş olur (ve belki iman eder). Ona verdiğin güvenceden dönme ve onu (malına ve canına dokunmadan) gideceği yere emniyet içinde ulaştır. Onlara böyle davranmak gerektiğinin sebebi şudur ki, hiç şüphesiz onlar, iman ve İslâm nedir bilmez, cehalet içinde yüzen bir topluluktur.
Ali Ünal